Eskiler öfke baldan tatlıdır derler.Öfkeyle kalkan zararla oturur derler.Bu günlerde herkesin sinir seviyesi had safhada, kimsenin kimseye tahammülü yok, bir dakikalık artistliğin sonucu hapishanelerde ömrünü çürütmeyle geçiyor.

Lütfen bugün sizinle paylaşacağım gerçek yaşanmış bu olayı okuduğunuzda, ben aklınıza geleyim ve kulağınızda  şu cümleler duyulsun”Abim ablam sakin ol,senin çocukların var,burda mis gibi hava varken 4 duvar arasında ömrünü geçirme,özgürlük kadar güzeli yok,sen içeri girersen evladın hanımın perişan olacak”şimdi arkamıza yaslanalım çayımızı elimize alalım ve anlaya anlaya düşüne düşüne bu olayı okuyarak kıssadan hisse çıkaralım.

Cezaevinden yeni çıkmış bir abimizle bugün konuşma fırsatı buldum.

2008'de selektör yapma tartışmasında çıkan kavgada iki şoför önce küfürleşiyorlar daha sonra ikisi de aracından iniyor karşı taraf ince bir sopayla yaklaşıyor, abimiz de keser ile araçtan iniyor ve o an bir anlık sinirle adamın kafasına vuruyor, 8 saat sonra adam vefat ediyor ve ölüme sebep olup 13yıl ceza alan abimiz şunları söylüyor 

" O an münakaşaya girmek için hevesli davranmayıp yoluma baksaydım ve o olaydan 2 ay sonra birisi bana sen trafikte böyle bir tartışma yaşamışsın deseydi, inan hatırlamazdım bile. ancak ben, bir hiç uğruna bir cana kıydım.
akılda yer bile tutmayacak bir mesele için 13 senem dört duvar arasında boşa gitti, ömrüm gitti, o gün o olaydan iki saat önce anaokuluna bıraktığım oğlum şimdi üniversiteye gidiyor ve ben onun en güzel zamanlarında yanında değildim. 
bir anlık öfkeyle kapalı duvarlar arasında yıllarımı boşa heba ettim.
parasız kalan eşimi ve çocuğumu sefalete mahkum ettim. 
şu anda da hâlâ ekonomik çöküntüdeyiz, iş de bulamıyorum."

özgürlüğünüze mal olacak her şeyden uzak durun bir kötülük görmüş iseniz hukukî yolları tercih edin şu 3 günlük ömrü bir de parmaklık arkasına sığdırmayın. 
bırakın hata yapan yapsın sizin dövmenizle trafik kültürü düzelmeyecek ve trafikte her gün adam dövseniz günde 10 tane adam döversiniz belki de ölen taraf siz olursunuz. trafikte kimseyle kavga etmeyin, mesele dayak atmak ya da kavgadan korkmak meselesi değil. haklı ve güçlü de olsanız sonu hüsran olabiliyor. evinizden içeri girdiğinizde evladınıza annenize babanıza eşinize özgürce sarılmanın verdiği keyif ya da hâlâ yaşıyor olmanın güzelliği, trafikte "haklı olmaktan" çok daha keyiflidir.


yorum yapmam gerekirse, trafikte kimse ile muhatap olmayın gerekirse kapıları kilitleyin polisi arayın. arabadaki sopaya da güvenmeyin, karşı taraftan ne çıkacağı belli olmaz. kısacık hayatımızı daha da kısa yapmayalım. mümkünse kimse ile kavga etmeyin o ayrı mesele.

a4c43e12-e558-4725-8a5a-9b21091563f8