(Osmanlı İktisaden Çökmedi, Delilleriyle Makalemde Buyursunlar Efendim)

Kıymetli dostlar, Osmanlı Devleti birçok kez yağmalandı. İlk yağma Sultan III. Selim'in şehadeti ve devrilmesinden sonra yaşandı. Sonra ki yağma 

Sultan Abdülaziz Han'ın şehadetiden sonra yaşandı. Gasp edilen tahvil, hisse senetleri, altın, mücevher ve değerli eşyalar ile inanın iki devlet daha kurulurdu.

Burada araya girip sizlere bir başka hususu arz edeceğim; Osmanlı Devleti geriydi, sanayisi, fabrikası, ilmi, teknolojisi yoktu sözleri iftiradır (Celal Şengör'e kalsa Osmanlı taş devri gibiydi. Adını anmak için bile kıymet vermediğim bir siyasetçi de şeker bile üretemiyor Osmanlı diyordu). Nizamı Kadim'den Nizamı Cedid'e III. Selim Dönemi (İSAM Yayınları) diye bir kitap var. Bu eser de III. Selim zamanında ki sanayileşme ve teknolojinin ne kadar ileri olduğunu da (İlk defa III. Selim döneminde zeplin ve uçan balon denemeleri yapılıp bu şekilde orduya hava birliği kurulmuş,  öyle ki Amerika Başkanı ticaret yapmak ve makamda kalmak için Osmanlı ile anlaşma yapmak zorunda kalmıştır. Arşivde vesikası da vardır. Fabrikalar ve atölyeler de onun devrinde kurulmuştur. Ayrıca 13  zırhlı gemi ile İstanbul'a İngilizler işgal için gelmişler, püskürtülüp geri gönderilmişlerdir) Sultan III. Selim tahttan indirildiğinde sarayın hazine ve darphanesinin nasıl yağmalandığını da detaylı bir şekilde anlatılıyor. Sultan Abdülmecid'i de küresel baronlara karşı verdiği ekonomik savaş nedeniyle ve devletteki terakki hamlelerini bitirmek için Kuleli vakası diye bir darbe ile tahttan indirmeye uğraştılar, başaramadılar. Lakin Sultan Abdülaziz Han darbeyi püskürtemedi. 

Onun devrilmesinden sonra da saray, hazine ve darphane yine yağmalandı. Bu yağmanın detaylarını da Saray-Mücevher ve İktidar isimli Prof. Dr. Arzu Terzi Hanımefendi'nin kitabından okuyabilirsiniz. Sultan Abdülhamid Han darbeye maruz kaldığında ise devlet aynı şekilde acımasızca sarayda ki halılara, avizelere, kitap ve şamdanlara, perde ve arabalarına kadar yağmalandı, hazine odası tarumar edildi (Sultan Abdülhamid'in Mirası ve Petrol Arazi Prof. Dr. Arzu Terzi-Sultan Hamid'in devrilmesinden sonra ki yağmanın boyutunu anlamak için okunabilir). Bütün bunlara rağmen devlet dimdik ayakta kalmayı başardı. Osmanlı devletinin defalarca yağmalanmasıyla ilgili kaynaklar:

1-Can Mumay/ Borcu Bitiren Abdülhamid Politikası mı?/ 19 Mayıs 2013/ Akşam Gazetesi

2-Bir Devrin Son Sultanı II. Abdülhamid/ Vahdettin Engin/ Sayfa: 68-69 

3-Osmanlı Türkiye İktisadi Tarihi/ Şevket Pamuk/ S: 233 

4-Büyük Osmanlı Tarihi/ 5. Cilt/ S:123-129/ Enver Ziya Karal 

5-İkdam Gazetesi/ 17 Nisan 1919 tarihli nüsha

Şimdi benim Osmanlı ekonomisi çökmüştü, Osmanlı'da ilim, teknoloji yoktu diyenlere sorularım var. Soru-1: Madem Osmanlı ekonomisi çökmüştü, devletin parası, değerli bir şeyi yoktu Sultan III. Selim, Sultan Abdülaziz ve Sultan Abdülhamid'in devrilmelerinden sonra üç devlet kuracak mal, mülk, para, değerli maden tahvil hisse senetleri nasıl yağmalandı ve üstelik azalmadan artmaya devam etti? Üstelik şu an  örnek olsun diye söylüyorum sadece Topkapı Sarayı'nda ki mücevheri devletimiz satsa (satılsın demiyorum, örnek veriyorum) emin olun ki en az beş yüz tane  fabrika kurulur. Çökmüş bitmiş bir devletten kalanlar bile insanın ağzını açık bırakıyor, hayrete düşürüyor. Soru-2: Lozan'da Osmanlı Devleti'ne çıkarılan borç miktarı, yani yeni devlete ödeyin denilen para 107.830.608 liraydı. Son Sultan Vahideddin Hazretleri iktidarı bıraktığında devletin kasasında 161 milyon lira nakit para vardı. Şimdi sorum şudur; nasıl oluyor da yıkılmış ve ekonomisi bitmiş denilen bir devletin kasasında bize Lozan Anlaşması'nda çıkarılan borçtan daha fazla parası oluyor? Soru-3: Soru 1'de  verdiğim örnek yani Osmanlı hazinesinden bir miktarın satılmış olması hadisesi de Cumhuriyet devrinde yaşanmıştır. Şöyle ki 1969 yılında Osmanlı Devleti'nin 140 ton gümüş ve 2 ton altını satılmıştır. CHP İstanbul Senatörü Parti Sekreter Yardımcısı Eski Maliye Bakanı olan Prof. Dr. Besim Üstünel'in (1927- 2 Haziran 2015) vaktiyle yapmış olduğu  açıklamalarından öğreniyoruz ki "Osmanlı'dan kalan gümüşler içinden 140 ton tarihi gümüş satıldı. Satılan gümüşlerden 5-6 milyon dolar gelir elde edildi. Ayrıca 2 ton Osmanlı altını satıldı."

Soru-4: Devlet yıkıldığında dahi Cumhuriyet devrine  fabrikalar, hastahaneler, okullar, üniversiteler ve askeri yapılar kalmıştır.

Soru-5: Osmanlı Devleti iflas etti sözü yalandır, uydurmadır. Sadece vereceğim şu kısa örnek bile konunun önemini ve dediğim hususun doğruluğunu ortaya koymaktadır. Son tahlilde Osmanlı Devleti önce İttihatçılar tarafından sonra da Lozan'da Batılı Hristiyan Haçlı devletleri eliyle durdurulmuş ve yağmalanmıştır. Lozan'da "Finansal komisyonda bu sabah ulaşılan anlaşmalara göre Türkiye 1914 yılında iki geminin inşası için ödenen beş milyon Türk lirasını İngiliz hükümetinden talep etmeyecektir. Ayrıca Türkiye, Alman bankasında haczedilmiş olan altı milyon Türk altınının kendilerine ait olduğunu tazminat kuruluna iddia etmeyecektir." Osmanlı Devleti iflas etmişti öyle mi? Velhasıl dostlar bu kadar delil ve kaynak ortadayken Osmanlı ekonomisi, nasıl oluyor da çökmüş oluyor, ben anlamıyorum vesselam.