Geçtiğimiz hafta İstanbul Yenikapı’da Kahramanmaraş’ın tanıtımı adına çok özel bir etkinlik düzenlendi. Artıları ve eksileri elbette vardır ama bunları kendi içimizde değerlendirir, bir sonraki yıl daha iyisini yapmak için çalışırız.

23-26 Haziran tarihlerinde 4 gün boyunca şehrin tanıtımı için gerçekleştirilen program daha bitmeden 26 Haziran Pazar günü sosyal medyada çatlak sesler çıkmaya başladı.

Orada bulunduğum süreçle ilgili bir köşe yazısı yazmayı planladığım için olanları biraz gözlemledim. Yapılan eleştirileri de özellikle inceledim ki, “acaba benimle hemfikir olan var mı? Aynı şeyleri mi gözlemledik yoksa benim gözümden kaçırdığım, başkalarının yakaladığı noktalar oldu mu?” diye baktım.

Ancak yazılanları okuduğumda insanların bakış açısı beni çok üzdü. Bazı kişiler öyle şeyler yazmış ki, bu etkinlikten şahsına bir menfaat sağlayamadığı için etkinliğin tamamını “kötü, berbat, fiyasko” olarak adlandırmışlar. Hatta buradan para beklentisi içerisine girenler ve para alamadığı için eleştirenler olmuş.

Şimdi buradan bazı konulara açıklık getirmek istiyorum. Tanıtım Günlerinin yapılacağını duyunca, Uluslararası Gazeteciler İnternet Yayıncıları ve Yazarlar Derneği (UGİYAD) ekibi olarak bir toplantı yaptık ve hiçbir menfaat gözetmeksizin şehrimizin tanıtımına katkı da bulunmak için kendi aracımızla Kahramanmaraş’tan yola çıkarak İstanbul’a gittik. Şehrimizin tanıtımına katkı da bulunmak adına bunu kendimize görev bildik.

Bu süreç içerisinde de bu etkinlikle ilgili ne belediyeden ne de etkinliği düzenleyen Kahramanmaraş Dernekler Federasyonu’ndan (Maraş Fed) hizmet bedeli talep etmedik. Çünkü burada şehrimiz için bir organizasyon düzenleniyor ve bizde buna katkıda bulunmak amacıyla yola çıktık.

-35 bin lirayı kim mi aldı?

Ancak bazıları her nedense kendi kendine bir maddi beklenti içerisine girmiş ve hem gazetecilerle ilgili hem de derneklerle ilgili ortaya çeşitli iddialar atmış. Etkinliğe gölge düşürecek bu tarz hareketleri kesinlikle doğru bulmuyorum ve yapanları da kınıyorum.

İlk iddia: bir kişinin reklam karşılığı tayfasıyla beraber federasyondan 35 bin lira almış olduğu…

Şimdi bu iddiayı sosyal medyada görünce ben hemen muhatabına sordum. Devamında ise federasyonla ve diğer ilgililerle görüştük. İddianın asılsız olduğunu, böyle bir konunun olmadığını ifade ettiler.

Doğrudur veya yalandır burasına bir şey demiyorum ama…

Bu organizasyonu düzenleyen kim?

-MARAŞ FED!

O zaman bu etkinliği düzenleyen federasyon ve yönetimi istediği kişiyle, istediği paraya da çalışma hakkına sahiptir. Kimsenin buna söz söyleme hakkı da yoktur.

Biz UGİYAD ekibi olarak federasyondan bir talebimiz olmadan oraya gittik, 15’ten fazla özel haber çalışması yaptık. Etkinlik bitince de Kahramanmaraş’a geri döndük ve bir beklenti içerisine girmedik…

Bu beklenti içerisine girenler hangi unvan ve kimlikle beklentiye giriyorlar onu da merak ediyorum.

Burada Kahramanmaraş’ın tanıtımının öne çıkarılması gerekirken, kendi menfaatlerini öne çıkartanları gördük.

Neyse…

Para meselesi bir yana, şimdi memleket meselesine gelelim.

-“Etkinlik zayıf mı geçti?”

En çok tartışılan konulardan birisi de buydu.

Peki, etkinliğin zayıf olduğunu söyleyenler, neye göre ve kime göre bunu söylüyor çok merak ediyorum.

Kahramanmaraş’ın İstanbul’da tanıtımı en son 2013 yılında yapılmış. Aradan 9 yıl geçtikten sonra bir federasyon çıkmış ve böyle bir etkinlik yapmaya niyet etmiş, siz neden köstek olursunuz ki?

Stantların kurulduğu ilk günden beri alanda olan birisi olarak gözlemlerimi size aktarıyorum;

İnsan sirkülâsyonu çok fazlaydı. Gelenlerin sürekli orada kalmasını ve alanın tıklım tıklım olmasını kimse beklemesin. İnsanlar geliyor geziyor ve gidiyor sonuçta.

Köşe yazısında değerlendirmek üzere orada sürekli bulunan insanların görüşlerini alarak, diğer şehirlerin etkinlikleriyle kıyaslama yaptırdım.

Kapıda bekleyen güvenliğe gittim sordum;

+Diğer şehirlerin organizasyonlarında burada mıydın abi?  

-Evet kardeşim.

+Peki, bizim program diğerlerine göre nasıl geçiyor?

-Yakın zamanda Eskişehir’in etkinliğiyle hemen hemen aynı gidiyorsunuz. Urfa’nın ki biraz hareketliydi. Ondada İbrahim Tatlıses faktörü vardı. Ama diğer Anadolu şehirlerinde de anca bu kadar oluyordu.

+Konserdeki kalabalığı nasıl buldun?

-Genele bakıldığında gayet iyiydi. Konserin başında iğne atsan yere düşmeyecek kalabalık vardı.

Şeklinde güvenlikçiyle aramızda bir diyalog geçti.

Zara konserinin çok zayıf olduğunu söyleyenler için özellikle soruşturdum. Gazeteci arkadaşlarla biz yemekte olduğumuz sırada Zara sahne aldı. Restaurantta yemeğin gecikmesi nedeniyle bizde kısa bir süre geç kaldık ve 22.30 civarında alana geldik. O sırada alanda ki kalabalık zaten azalmış, konser de 23.00’de bitecekti. Bundan dolayı da konsere kimse gelmedi gibisinden konuşanlar bile olmuş. Konser konusuna da böylelikle açıklık getirdik.

Ceza’nın sahne alması da eleştirilmiş. İnsanlara sanatçı beğendirmek kolay değil. Ceza değil de Gazapizm veya İrem Derici çıksa niye o çıktı? Niye Ali yada Veli çıkmadı diyenler olurdu. O yüzden burayı es geçiyorum…

Etkinlik alanı gerçekten hareketliydi. İnsanlar özellikle haftasonu yoğun bir şekilde ziyaret gerçekleştirdi.  

MADO’nun yaklaşık 200 kg’lık çengel dondurma şovu uzun kuyruklar oluştu. İlçe belediyelerimiz öne çıkan ürünlerini tanıtmak için getirmişti ve insanlar bunları merakla inceledi.

Dulkadiroğlu Belediyesi Tirşik çorbası dağıttı. Afşin Belediyesi lavantaları tanıttı. Onikişubat Belediyesi bir yandan EXPO’nun tanıtımını yaparken, diğer yandan şehrimizin yöresel ürünlerini sergiledi.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’nin halk oyunları ekibi insanlara görsel şölen sundu. Türkoğlu’nda yetişen çilekler lezzetiyle insanları kendine hayran bıraktı. Hatta birkaç teyze biz stantta bulurken tohum çıkartıp dikmek için özellikle çilek aldı. Nurhak’ta yetişen her şey belediyenin standın da sergilendi.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi hem üniversite faaliyetlerini hem de şehrimizde yetişen ve Türkiye’nin en büyük cevizi olan ceviz türünü tanıttı. Biz cevizi kentin ceviziyle ünlü ilçesi Çağlayancerit Belediyesi’nden beklerdik ama onlar katılım dahi sağlamadı.

Elbistan Belediyesi buradaki etkinliği fırsat bilip bu ay sonu yapılacak olan ElbistanFest’i tanıttı.

Yedikuyular Kayak Merkezinden Maraş Biberine kadar birçok detay düşünülmüş ve yer almıştı. Kahramanmaraş lezzetlerini İstiklal Caddesinde vatandaşlara sunan Mustafa Topçuoğlu ağabey bu kez 4 gün boyunca işletmesini kapatıp, fedakarlık etti ve alanda bir stant alarak yöresel lezzetlerimizi tanıttı.

Hem İçli Köftesi hem de mantısı muhteşem mesela… Ne zaman İstanbul’a gitsem mutlaka Mustafa ağabeye uğrarım.

Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası yine alanda stant alarak şehrimizin değerlerini burada sergiledi. Kardeş şehir Trabzon’a bir stant verilmişti ve onlar da kendi yöresel ürünlerini misafirlere tanıttı.

Etkinliğe pozitif tarafından baktığınız sürece göreceğiniz birçok olumlu yön var. Bu yüzden güzel bakın güzel görün diyorum…

Bu etkinliğin hiç mi kötü tarafı yoktu? Hiç mi eksiği yoktu? Diye soranlar için de;

Evet, etkinliğimizde ufak tefek eksiklikler vardı. Mesela bir tane Maraş Paçacısı yoktu. Niye yoktu? Ben bunu gittiğim paçacı ağabeylerime soracağım ve niye katılmadın diye sitem edeceğim.

Ancak bunlar telafi edilmeyecek şeyler değil. Etkinliğin hazırlanma süresinin kısa olması, 9 yıl sonra ilk defa birinin cesaret edip yapması vs. göz önüne alındığında önümüzdeki yıl daha muhteşem bir etkinliğin bizi bekleyeceğine inanıyorum ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Biz köstek değil destek olalım ki, bugün İstanbul’da yarın İzmir’de ve Ankara’da daha iyilerini yapıp bunları her yıl tekrarlayabilelim…