Halimi unuttum ahvali görünce,
Ahretlik bir dost bulup halleşmek gerek.
Aşkımı unuttum, âşıklar görünce,
Bir Yunus Emre bulup, söyleşmek gerek.
M.Ali (10.07.16)
En son hangi ayetin seni kendinden geçirdiğini, sabaha kadar uyutmadığını, mahcûp, mahzûn ya da mesrûr ettiğini hatırlıyor musun? Yoksa ayetleri anlama işini; hacıların, hocaların ve diyanetin üstüne mi yıktın? Doğru ya, sen sıradan bir Müslümansın, ticaretle uğraşıyorsun, sanayicisin, esnafsın, işçisin, bürokratsın ya da memur.
Bu “dindar” kelimesinden Müslümanlar olarak kurtulmalıyız. Müslümansak hepimiz dindarız. Bizim dinimizde sınıflara ayrılma asla söz konusu değildir. Zaman zaman ilahiyatçı olduğumu düşünerek bana; "Hangi okulu bitirdin?” diye soruyorlar. “İstanbul İktisat” deyince şaşırıyorlar. Onlara göre, dinle ilgili bir sızın, söyleyecek bir kelamın ve derman aradığın bir derdin varsa, dînî eğitim veren bir okuldan mezun olmalısın. Haramlara, helallere, faizlere, kredilere, kılık kıyafete, zinaya, alışverişlere, namazlara, cemaatlere adına "dindar" dediğin kesim dikkat edecek, sen ise aşırılıklara, bağnazlıklara karşı ve özgürlükçü olduğun için her şeyden muaf olacaksın. En büyük dini görevin; "Ben de Müslümanım, benim de babaannemin başı kapalıydı, dedem Cuma namazına giderdi." demek olacak. Arkasından da; "Kimin imanının daha güçlü olduğunu, Allah'tan başka kimse bilmez." diyerek, aslında çok sağlam bir Müslüman olduğunu anlatmaya çalışacaksın. Kusura bakma ama böyle bir Müslümanlık yok. Bu sözlerim, Müslüman olduğu halde, İslamı yaşamayı başkalarına bırakanlar içindi.
Bir kaç kelamım da beş vakit namaz kılan, oruç tutan, Kur'an okuyan fakat muamelesinde problem olan Müslümanlara olacak. İbadetlerini yaptığın ve üzerinde dini bir etiket olduğu halde; kul hakkı konusunda titiz değilsen, yalan söylüyorsan, faiz ve rüşvet yiyorsan, mesaiye ve vazifeye dikkat etmiyorsan, onun bunun sırasını çalıyorsan, adaleti ve hakkaniyeti gözetmiyorsan, devlet malına gereken hassasiyeti göstermiyorsan, çalıp çırpıyorsan, yolsuzluk yapıyorsan, kibirliysen, görev yapmadığın halde fazla mesai yazdırıyorsan, sıhhatli olduğun halde rapor alıyorsan, kusura bakma ama böyle bir Müslümanlık da yok. Senin durumun diğerlerinden daha kötü. Çünkü senin yüzünden, Müslümanların tamamı zarar görüyor ve töhmet altında kalıyor.
Önceleri, en çok güvenilen insanlar, dini yaşayan insanlardı. Şimdilerde ise, din-iman deyince herkes kaçar oldu. Allah rızası için Müslümansan, Müslümanca yaşa. İslamla tanışmak isteyenlerin kaçmalarına, genç neslin dinden uzaklaşmasına sebep olma!
Din, muameledir, hayatın kendisidir. Senin kıldığın namazlardan, verdiğin sadakalardan bize ne? O, Allah ile senin aranda. Bizi ilgilendiren; senin toplumda neler yaptığın, kul hakkına dikkat edip etmediğin.
Rabbim, hangi mevkide, bölümde, güçte ve mekanda olursa olsun, hangi okulu bitirirse bitirsin; imanının gereklerini yaşayan Müslümanlardan olmayı cümlemize nasip etsin.
