Üç tarafı denizlerle çevrili, dört mevsimi yaşayan, yer altı ve yerüstü zenginliklere sahip olan Anadolu’muzu her türlü tehlikeye karşı korumak ve kollamak mecburiyetindeyiz. Gelecek kuşaklara fikren, bedenen ve manen kendine yeter bir Ülke bırakmak sevdamız olmalıdır. Uzmanlar Türkiye’yi çepeçevre deprem fay hattıyla kuşatıldığını söylemekteler. Hal böyle iken kalıcı bir çözüm üzerinde durulmamış ve bu işin kökten çözülmesi için ciddi bir çalışma yapılmamış olduğunu görmekteyiz. Deprem olduğu zaman Hükümet, belediyeler, gazeteler, televizyonlar ve bilim adımları günlerdir yorum yaparlar ve sonraları unutulur. Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat KURUM’UN açıklamasında 2.508 binanın ağır hasarlı olduğunu söylerken, Türkiye’de ise 1,5 milyon binanın ağır hasarlı olduğunu ve acilen yeniden yapılmasını beyan etmektedirler. İzmir’de yıkılan binalarda alınan raporlarda kolonların zayıf olduğu belirtilmiştir.

YAKINDAN BAKTIĞIMIZDA:

1930 Hakkâri, 1939 Erzincan, 1943 Tosya-Lâdik, 1944 Bolu Gerede, 1953 Yenice-Gönen, 1970 Gediz, 1999 Gölcük-Düzce, 2011 Van, 2020 Malatya-Elazığ ve İzmir depremiyle 6,6 Mw ve 7,9 Mw arasında Anadolu’nun her tarafında yaşanmış ve tekrar olacağı düşünülerek çare olarak yapıcı bir projenin acilen hayata geçirilmesine çalışılmalıdır.

Her Deprem sonrası tedbir amaçlı tartışılan eksiklikler, sorunlar ortadan kaldırılmadığı için, İnşallah bu dakikadan itibaren ileriye dönük kalıcı önlemlerin alınması için acilen harekete geçilinmelidir. İstanbul Teknik Üniversitesi Jeoloji Bölümü bu hususta Teknik Araştırmalar yaptıklarını söylüyorlar “Depremin gerek Yunanistan ve gerekse Türkiye karasularının dışında olduğu ve bu hususta kapsamlı bir araştırma yapılmadığı için bir tahminde bulunmak mümkün değil” Prof. Dr. Cem Yantırak.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Sayın Cumhurbaşkanımızı arayarak “Farklılıklarımız olsada şu an dayanışma zamanıdır” mesajını verdi. Cevaben Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan “Sayın Başkan şahsım ve Milletim adına teşekkür ediyor, bende tüm Yunanistan’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Türkiye Yunanistan’a her türlü yardıma hazırdır. Zor zamanlarda iki komşu Ülkenin dayanışma göstermesi bu hayattaki birçok şeyden daha önemlidir” şeklinde karşılıklı yapıcı ifadelerde bulundular. Umarım Sayın Cumhurbaşkanımızın bu yapıcı hareketi hayata geçirilmesi sağlanır.

Hırsız; vicdansız merhametsiz diyoruz ama bunda ev sahibinin suçu yokmu? Proje aşamasından başlamak üzere, taşınma ruhsatına kadar, Belediyelerin yetkili kurumların gözetiminde yer belirleme, Temel ruhsatlarından başlamak üzere, her kata verilen vizelerle inşaata devam edilmektedir. Eğer bu kontroller sağlıklı yapılmıyor, inşaata gelmeden kat vize belgeleri kontrol edilmiş gibi Müteahhit’e veriliyorsa, birinci derecede sorumlu belediyeler ve onun adına görev yapan, Yapı Denetim Uzmanlarıdır.

Acı haberle birlikte, Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce Arama Kurtarma ekipleri “İnsani yardım olarak 6000 kişi ile 836 araç ve 20 arama köpeği saat 0300 itibariyle görevlerinin başındaydılar” can siper hane yaptıkları çalışmalar sonucun da yarananların ve ölenlerin sayısı 115 değil daha fazla olurdu. Kendilerinden Allah razı olsun. Milletimiz adına bütün dünyaya örnek bir davranış sergilediler. Yüce Rabbim mükâfatlarını verecektir. Afet neticesinde hayatlarını kaybedenlere İnşallah şehit, yaralananlarda gazi olmuşlardır.

Sayın Bakanımız Murat Kurum, afet zedelere her türlü yardım yapılacağını, kentsel dönüşüm için ise yapım çalışmalarına başlanıldığını ifade etmektedirler. Şu anda 9000’den fazla depremzede çadırlarda yaşadığını ve kışa girilmesi nedeni ile Konteynır’ların süratle yapılmaya başlanıldığını, orada barınmalarının sağlanacağı ifade edilmektedir. Yaza kadar büyük bir aşama kaydedeceğine yürekten inanıyorum. Allah bütün ilgililerden razı olsun. Ölenlere Allahtan rahmet, bütün Afetzedelere sabır diliyorum. Vesselam.