Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından enkaz kaldırma çalışmalarını eleştiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.

AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, "Yaşanan her felaket bir derstir. Ama ana muhalefetin başındaki zat, 5'inci gün yaptığı turistik ziyarette 'Hala enkazlar kaldırılmadı' diyor. Bir işi bilirsin konuşursun ama bilmediğin iş hakkında niye konuşursun. Sus da adam sansınlar." dedi.

"GÜNÜBİRLİK GİDİP DÖNÜYORSUN"

"İzmir milletvekilisin uğrayıp, günübirlik gidip dönüyorsun. Senin orada başından sonuna kadar kalman lazım." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Eğer enkaz kaldırmada bir yarışın içerisine girilmiş olsaydı, 5. gün enkaz altından o yavru nasıl çıkarılacaktı? Kalkıp orada canhıraş her şeyini feda etmeye hazır olan bakan arkadaşlarımız, STK'larımız hakkında ileri geri konuşuyorsun. Kızılay ile ilgili bir şey söylemişti, 'Bir tane Kızılay çadırı görmedim' demişti, Elazığ'da. Burada da Kızılay'a verdiler veriştirler. Kızılay, AFAD orada ve hazırlıklar 4 bine yakın çadırla hazır oldular. Yoğun bir şekilde çadır kuruluşları hepsi yapıldı. Hangi imkan istenirse, bunlar sağlandı."

"TÜM İHTİYAÇLAR EKSİKSİZ KARŞILANDI"

Erdoğan'ın konuşmasından diğer satır başları şöyle:

"İzmir depreminin hemen ardından başlatılan arama kurtarma çalışmaları sona erdi.

Buna göre, depremde 114 hayatını kaybetti, 1035 insanımız da yaralandı. Yaralılardan 999 vatandaşımız taburcu oldu, 36 vatandaşımızın tedavisi sürüyor.

Deprem anından itibaren arama kurtarma enkaz kaldırma, hasar tespiti ve sağlık hizmetleriyle, barınma ve gıda destekleriyle depremzedelerin tüm ihtiyaçları eksiksiz karşılanmıştır.

"1 AY İÇERİSİNDE DEPREM KONUTLARINA BAŞLANACAK"

Bakan arkadaşlarımız, STK'larımız hepsi bölgede seferber olarak bu işi yakından takip etmişlerdir. Tüm kamu ve STK mensuplarına şükranlarımı sunuyorum.

Enkaz kaldırma çalışmaları en kısa sürede tamamlanacaktır. 1 ay içerisinde de deprem konutlarının yapımına başlayacağız. Önümüzdeki yıl hak sahiplerine evlerini teslim edeceğiz. Yol haritamız bu.

Yaşanan her felaket bize ülkemizin deprem kuşağında olduğu, her an yeni sarsıntılarla karşılaşabileceğimiz gerçeğini hatırlatıyor.

Ülkemizde bu konudaki milat 1999 depremi olarak en yakını olarak söylüyorum, bu işin çok daha gerisi var; Erzincan depremidir, Erzurum depremidir, Çaldıran'dır, Bingöl'dür, Gediz'dir...


"HALA DÖNÜŞTÜRÜLMESİ GEREKEN 6.7 MİLYON KONUT VAR"

Erzincan depreminde 33 bin vatandaşımız rahmetli olmuştu. CHP'nin Sözcüsü'nün dedesi de İçişleri Bakanı'ydı. Kalkıp da geriye bakıp neler olmuş bunu sorgulama hassasiyetini göstermeyen bu zihniyet, kalkıyor bu yalan yanlış ifadeleri kullanabiliyor.

TOKİ'ye çok önemli yetkiler verdik. İzmir'le ilgili süratle bir adım daha attık.

Stoklarımızda 1000 konteynır vardı, onları da yine İzmir'de kullanıyoruz. Biz gelene kadar sadece 43 bin konut yapan TOKİ'nin 18 yılda tamamladığı ve halen inşaat ettiği 975 bin konut bu alan devrimdir.

Bu şekilde başlayan konut atılımı ülkemizde önemli bir dönüşümü sağlamıştı. Ancak hala dönüştürmemiz gereken 6,7 milyon konut bulunuyor.

100 BİN KONUT PROJESİ

İzmir'de depremin olduğu bölge sulak bir bölge. Tarım-Ormancılığa ait bölgeyi rezerv alan yapılacak olan konutlara tahsis ettik. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız o 1,4 milyon m2 alanda inşaata başlayacak. İstiyoruz ki zemin sorunu olmasın.

Öncelikli olarak belirlediğimi 1,5 milyon konutu önümüzdeki 5 senede inşa etmek istiyoruz. TOKİ ile bu yıl 100 bin konut inşaatına başlamıştık. Önümüzdeki yıl da 100 bin konuta başlıyoruz. Riskli yapı olarak ilan ettiğimiz 688 bin birimde tahliye ve yıkımları tamamladık.

Riskli yapı tespiti yapılan 1,5 milyon yapı için kentsel dönüşüm çalışmaları için vatandaşlarımıza 15,5 milyar liralık destek verdik. Hiçbir meblağ insanımızın canından kıymetli değildir.

İstanbul başta olmak üzere bu süreci hızlandırmamız gerekiyor. Ülkemizi deprem başta olmak üzere tabii afetlere hazırlıklı olmak için çalışmayı sürdüreceğiz.

Afet ve Acil Durum Yönetmeliğini güncelliyoruz. Çok hızlı ve etkin bir müdahale ile vatandaşlarımızın yanında yer alıyoruz. AFAD'dan UMKE'ye her kurumumuz kendi görev alanında çok güçlü bir altyapı ve yetişmiş insan kaynağına kavuşmuştur.

"ÜYE SAYIMIZIN ARTMASI GEREKİR"

AK Parti Türkiye'nin en çok üyeye sahip siyasi partisidir. Diğer partilerin üyelerini toplayın 3 ile 5 ile çarpın AK Parti'ye yetişemiyor. Üye sayımızın sürekli artması gerekir.

2020'ye girerken, her yıl 1 milyon yeni üye hedefiyle kolları sıvadık. AK Parti'nin 19 yıllık tyarihinde en yüksek üye kaydını gerçekleştirerek 1 milyon yeni üye hedefine ulaşıyoruz.

Salgın şartlarının getirdiği zorluklara rağmen 11 milyon 200 bin üye sayısına ulaşmış bulunuyoruz. Üyelerimiz kollarını açarak el ele verseler Türkiye'nin bir ucundan diğerine insan zinciri oluşturabiliriz.

"HİÇBİR AK PARTİ TEMSİLCİSİ MİLLETTEN KOPUK YAŞAYAMAZ"

Bu tablo milletimizin geleceğini hala AK Parti'de gördüğünün işaretidir. Üyelerden bir kısmı parti binalarımıza kendileri gelerek kayıt yaptırmıştır. Her iki kişiden birinin oyunu alan bir partinin her 7 kişiden birinin üyesi olması tabiidir.

Biz insanların parti binalarımıza gelmesini bekleyen bir anlayışta olmadık. Her kesimden insanımızın evine, işyerine her gün bizzat gitmeliyiz. Buralarda onlarla muhabbet etmenin, dertlerini dinlemenin, çözüm üretmenin, insanımızın gönlünü almalı, yaptıklarımızı anlatmalıyız.

Milletle arasına duvar ören, insanları küçümseyen AK Partili varsa fuzuli şagil, haksız işgalci demektir. Hiçbir AK Parti temsilcisi milletten kopuk yaşayamaz.

"STOKÇULUK FAALİYETLERİNE GÖZ YUMAMAYIZ"

Üreticiyi de tüketiciyi mağdur eden stokçuluk faaliyetlerine göz yumamayız. Salgın döneminde tüm ülkeler gıda ürünlerinde ihtiyatlı bir gümrük politikası izlerken Türkiye'nin bunun dışında kalması beklenemez.

Geçen yılki sertifikalı tohum üretimimiz, bizden önceki döneme göre 8 kat artmıştır. Çiftçilerimize 2020'nin 11 ayında 17,1 milyar liralık tarımsal destek verdik.

Amacımız yenilenebilir enerjinin her alanında dünyada ilk sıralara yerleşmek. Gerçek çevrecilik işte budur Bay Kemal. Bunları da öğren."