Biz biliyoruz ki, eski statükocu Alman Parlamentosunun sürpriz olmayan almış olduğu bu kararı başından beri bilmemek en büyük gaflettir. Çünkü küfür tek millettir. Siz AB için 100 değil 1000 uyum yasası çıkarsanız onlar bildiklerini yaparlar ve yapmayada devam ederler. 

Merak ettiğimiz ve cevabını halen alamadığımız geçen yıl ertelenen karar, neden şimdi alınıyor. Bence takip eden diğer sorunları şu şekilde sıralamak akla geliyor. Parlamento Operasyonunun gerçek hedefi ne? Hedef sadece Türkiye mi? Yoksa Türkiye ile birlikte Almanya mı? yoksa Almanya’nın ta kendisimi?

2013’ten bu yana Alman Parlamentosunun aldığı karar Türkiye’yi yalnızlaştırma politikasının bir parçasıdır. Kasım 2015 Uçak Krizinin ardından Almanya ile olan ilişkiler farklı seçenekler ve arayışlar boyutuna çıkmış idi. Kanımca artık o seviyeyi bulması çok zor olacaktır. 

Gerçi AB için bir yeşil ışık vardı bu durumda oda rafa kaldırılmış oldu. Bu karar ile sadece Türkiye’nin seçeneği değil, Almanya’nın doğuya doğru politikasının ikinci ayağıdır. Rusya ile birlikte ABD’nin başta AB olmak üzere batı dünyası üzerinden etkisini kırmaya çalışan Almanya’nın birkaç yıldır yoğun bir operasyon ile karşı karşıya olduğu dikkatlerden kaçmamaktadır. Bu durum İki Almanya arasındaki savaşı belirgin hale getirmektedir.

Yerli ve Milli Almanya’yı kurmak için çaba sarf eden Merkel ekibi, BU KARAR İLE Rusya’nın yerine ikame etmeye çalıştığı Türkiye’yi de Parlamento darbesiyle kaybetmiştir. Bu durumda Merkel’in doğu politikası iflas etmiştir.

Bundan şunu anlayabiliriz. “Yeni Türkiye” hem de “Yeni Almanya”  süreçlerinin hedef alındığı ve inşa halindeki Türk-Alman  ilişkilerini bir “üst akıl” tarafından frenlendiği söylenebilir. Dolaysıyla Türkiye ve Almanya tek bir seçeneğe mahkum edilmektedir.

Karar sonrası Ermenistan, Yunanistan ve Almanya bayraklar arasında PYD ve PKK paçavraları ile sevinç nidaları sergilemeleri  neyi deşifre ettikleri ortadadır. Dolaysıyla coğrafyanın ne gibi bir oyun içerisinde olduğunu göstermektedir.

Haçlı Seferlerinde dik durup Selahattin Eyyubinin yanında yer alan ve Derbent ruhu ile anılan Kürtleri emperyalizmin taşeronu üzerinden gösterilmeye çalışılmaktadır. Hedef büyük Ermenistan’ın inşasıdır. Süreç hızlandırılmıştır. Türkiye bu durumda dirençsiz hale getirilmeye çalışılmaktadır. Oysa bağımsız bir Kürt Devleti koskoca bir kandırmacadır. Dün Arap kardeşlerimize yutturdular, bu günde Kürt Kardeşlerimize yutturmaya çalışmaktadırlar. Kürt kardeşlerimiz bu oyuna gelemeyecekler ve Ermenilerle kol kola asla olmayacaklardır. Hamidiye Alayları ve 30 yıldır 1700 şehit veren kahraman korucularımız bunu göstermektedir. Mekanları cennet olsun.

Soykırım kararı ile ilgili Almanlara ve batılı Ülkelere çok şeyler söylenebilir. Vermiş olduğumuz tepki ve verilen cevaplar yeterli olmayabilir. İstenilen sonuçlarında verilemediği ortada. Onlara anladıkları dilden cevap vermeliyiz. Tabiî ki önce güçlü olmak gerekiyor. Yoksa önümüze TANITIM, TANITMA, TAZMİNAT, TOPRAK gibi sorunlarla karşı karşıya kalabiliriz.

Kendi içinde ve çevresinde istikrar sağlayamayan bir Ülke en azından caydırıcı olabilmesi mümkün değil. Dolaysıyla söyleyeceklerimizin karşı tarafta bir etkisi olmayacağı aşikardır Türkiyenin imajı ortada  Dış Politikada kendisini bariz bir şekilde gösteren “siyaset,strateji,araçlar” bağlamındaki ahenksizlik daha kaç defa yüzümüze “güven, saygısızlık, caydırıcılık” noktasında çarpmaya devam edecek.

Türkiye artık daha Bilimsel ve Kurumsal tepkiler vermek zorunda. İvedilikle Ermeni Araştırma Merkezleri Enstitüleri yanında katliamlar ve Soykırım Araştırma Merkezleri-Enstitüleri açılması gerekir. Daha önce kurulması için  gündeme getirilmiş idi. Umarım kurmak için bütün alt yapı hazırdır.

YAŞANABİLİR BİR TÜRKİYENİN KURULMASI DİLEĞİYLE, Şehitlerimie Allahtan Rahmet, kederli Ailelerinin ve Milletimize baş sağlığı diliyorum.