YAŞI henüz daha 19. Aslen Türkoğlu’ndanmış ancak ortaokula başladığı yıldan bu yana Kahramanmaraş merkezde, Onikişubat’ta oturuyormuş.

Hiç özel ders almamış, dershaneye gitmemiş zira ailesinin ekonomik gücü de buna yetmezmiş. Çok zeki olduğu hem gözlerindeki pırıltıdan hem de kazandığı okuldan belli. Marmara Üniversitesi’ne gidecekmiş bu yıl.

Babası bir fabrikada ustabaşı, annesi ise bir tatlı imalathanesinde çalışıp, üç çocuklarına bakıyormuş.

Soyadını da söylemişti ama unuttum, adı Ali Murat’mış.

Bir işim için gittiğim Adana’dan Kahramanmaraş’a dönerken el etti, arabama aldım ve önce bu kısa hayat hikâyesini sonra da gündemle ilgili görüşlerini, –keyif ile– dinledim.

“Abi” dedi devam etti: “Ben Maraşlı’ları anlayamıyorum! Mahir Ünal gibi bakanlarüstü bir milletvekilleri olduğunun farkında değiller vallahi… Hadi diyelim ki siyaset yapanlar biraz kendi bencilliklerinden, kıskançlıklarından bu değerin kıymetini bilip bunu memleket adına avantaja çevirmiyorlar da, peki bu memleketin sivil toplum örgütleri neden bu fırsatı çok daha iyi kullanmıyorlar, anlamıyorum…”

Bu sözler üzerine resmen nutkum tutuldu çünkü Kahramanmaraş’ta bu düşünceleri, adının önüne “başkan” sıfatı ekleyen kim dile getirebilir diye düşündüm, ben tek isim bulamadım.

“Sen olsan ne yapardın Ali?” diye sordum…

MEMLEKET MESELESİNE KAFA YORMAK!

CİDDİYE alarak dinlediğimi görünce, kendinden daha bir emin konuşmaya başladı ve, “Ben olsam önce bütün resmi kurum müdürlerini toplar, hepsinden Kahramanmaraş’ta ne yapıyorlar, diğer illere göre bizim eksiklerimiz neler bunun brifingini alır, öncelik sırasına göre bütün bakanlıklara göre ayrı ayrı dosyalarım. Sonra da bunu kolumun altına alıp Mahir Ünal’ın yanına giderdim, bak bakalım problemlerin çözümü nasıl hızlanacak…” diye konuştu…

Çok “aklı başında” ve “ayağı yeren basan” bir formül değil mi?

Merakım daha da arttı, sordum: “Ali sen Mahir Ünal’ı nereden tanıyorsun?”

Tanımıyormuş, yüzünü dahi görmemiş ama onu önce hemen her toplantısında övgüyle anlatan, Türkoğlu Belediye Başkanı Osman Okumuş’tan dinlediklerinden sonra da “memleket meselelerine kafa yoran biri” olarak yaptığı araştırmalardan bu sonucu çıkarmış.

Demedi ama şunu çıkardım: “Mahir Ünal’ın Maraş’a değil, Maraş’ın Mahir Ünal’a çok ama çok ihtiyacı var zira Mahir Bey, istediği ilden aday olabilecek bir güce sahiptir!”

OSMAN OKUMUŞ SİHİRBAZ MI?

MEMLEKET meselelerine bu kadar kafa yoran birinin mutlaka siyasi görüşü de vardır diye düşündük. Aslında ailece ülkücülermiş… Yaşı yetmediğinden hiç oy kullanmamış ama anne ve babasını Osman Okumuş için Ak Parti’ye oy vermelerine ikna etmiş.

“Allah Allahhhh…” demez misiniz şimdi bu çocuğa?

İşin enteresan tarafı Osman Başkanı çok görmüş ama hiç tanışmamış, sadece birkaç kez Okumuş’un sosyal medya hesabından yorum yaptığını, birinde de bir konuda eleştirmesine rağmen kendisini ikna edici yanıt verdiğini anlattı.

“Türkoğlu’na niye Osman Okumuş’un başkan seçilmesini istemiştin Ali?” diye sorduk.

“Abi adamın Beyoğlu’nda kısa sürede neler yaptığına şahit oldum. Köyü kent yaptı. Burayı da kalkındırır diye düşündüm, işte sizde görüyorsunuz, berbat bir köyü adeta yaşam merkezine çevirdi, sanırsınız adam sihirbaz. Türkoğlu, Türkoğlu olalı böyle hizmetleri hiçbir dönemde görmemiş abi…” diye yanıt verdi.

Neticeye gelecek olursak…

İşte Mahir Ünal, işte Osman Okumuş

Bu gençler hiç de öyle düşünüldüğü gibi apolitik değiller! İnanın yeni jenerasyon gençlik, gümbür gümbür geliyor ve hizmet edeni tanıyıp destekliyor.

Peki koca koca adamlar ne yapıyor?

Mehmet Fiskeci abinin de dediği gibi; “Hadi, kuyu kazmaya devammmm…”

İMRAN KILIÇ’IN KARDEŞİ KÜFRE DEVAM EDİYOR

AK Parti milletvekili İmran Kılıç’ın danışmanının (kardeşi) sosyal medya hesabından, bozuk Türkçesi ile yorumunu beğenmediği herkese çirkin sözler ve küfürler yazdığını, İmran Hocanın bundan haberi olup olmadığını sormuştuk.

İmran Hocadan ses çıkmadı ancak danışman yine kendisine yakışanı yaptı ve yakışıksız sözlerle ve yine bozuk Türkçesi ile bu kez de bize sallamaya başladı!

Muhatap almadık zira yazık, adamın psikolojik problemleri olan birisi olduğu çok belli ve yakınları da bunu söylüyor…

YATACAK YERİ YOK: Kahramanmaraş’taki belediyeler dahil, kamu kurumlarında aleni bir şekilde devletin otomobilini şahsi işlerine ve kendi keyfiyetine göre kullanan sözüm ona kıytırıktan müdür ünvanı almış bilumum zevatların…

YATACAK YERİ ÇOK: Kahramanmaraş’ta en helal parayı kazandığına inandığım, kimilerinin “çöpçü” diye burun kıvırdıkları belediye temizlik hizmeti görevlilerinin ve onlara diğer işlere göre daha müsamahalı davranan amirlerinin…

 

Maraş Pusula Haber - www.maraspusula.com / Yazar Yener Atlı