Ömür Dediğin adlı programla güzel değerlerimizi hatırlamamıza yardımcı olan, toplumdaki boşluğu vefa programı dolduracak diyen TRT Ekranlarının Program Yapımcı ve Yönetmeni Zeliha İlhan Doymuş’un Maraş Pusula Haber’e verdiği Özel röportajı

Zeliha ilhan Doymuş Kimdir?

1971 Sivas doğumluyum. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İşletme Fakültesini bitirdim. Televizyon hayatına üniversite son sınıfta Sivas televizyonunda başladım. O zamanki kararımın bu günlere yol açacağını hiç düşünmemiştim. O zamanki verdiğim karar geleceğime ışık tuttu. Yerel televizyonlarda haber spikerliği, program sunuculuğu ve çeşitli alanlarda çalışmaya başladım. Daha sonraları tgrt’ye geçtim. Tgrt kanalında 1 yıl kadar staj ve çalışma hayatım oldu. Ankara’da Tansu Çillerin televizyonu B TV ‘ye geçtim. TRT’nin Açtığı bir sınavla da TRT’ye geçiş yaptım.

“Bu Programda Herkesin Dünyası Var”

Ömür dediğin programı çok sevildi diyen Doymuş, “ Biz bu projeye başlarken çok sevileceğini, çok tutulacağını tahmin etmedik. Yaşlılar genelde bayramlarda hatırlanır, huzur evleri ziyaretleriyle, haber bültenleriyle tanışırız yaşlılarla. Onların dünyasına ilk defa Ömür dediğin programı girdi.9 yıldır o insanların hayatının içindeyiz. Türkiye televizyonları da dâhil Dünyada birçok televizyon kanallarında baktığımızda buna benzer bir program yok. İlk defa Türkiye televizyonlarında uzun metrajlı ele alındı. Bu program yaşlıların programı olmaktan ziyade herkesin programı oldu. İzleyen Herkes kendinden bir şeyler buldu programda. Anne babalarımız iyi bir evlilik nasıl olur, Gençler Anne babaya nasıl davranılır, Yaşlılar yaşlılık psikolojisini bu programla anlamaya başladı. Yaşlının dünyasına indiler.. Babaanne, dede farkındalığı oluşturularak, Çocuklarda bu programda çok şey buldular.. Bu proje hayatıma birçok alanda katkıda bulundu” dedi.

“Biz o Aşkların Sahipleri Değiliz”

Doymuş “Bu programda unutamadığım çok şeyler var. Ama benim Aklıma hemen iki isim gelir. Birincisi Sivaslı asık İsmeti’nin Eşine olan vefayı, Diğer unutamadığım İstanbul’da yaşayan Mustafa Hacı Oğlu’nun sürgün hayatı oldu. Günümüzde evlilik programlarını hepimiz izliyoruz. Bizim değerlerimizi taşımayan, bizden olmayan, bizi temsil etmeyen aşklar yaşanılıyor. Biz o aşkların sahipleri değiliz. Biz Türk toplumuyuz. Geleneği, göreneği, güçlü bir tarihi yapısı olan, güçlü bir bağları olan bir toplumun evlatlarıyız. Ve bizim aşkımızda farklı, Sevdamızda Farklı. O sanal âlemdeki aşklar bizi yansıtmıyor. İşte bu yüzden ömür dediğin çok sevildi” şeklinde ifade etti.

“Ömür Dediğin Programı Yaşlıların Programı Değil”

Ömür dediğin programı yaşlıların programı değil diyen Doymuş, “Zaten onlar yasadıkları kadar yaşamış, görebildikleri kadar görmüşler, öğrenebildikleri kadar öğrenmişler. Asıl olan bizlerin onların tecrübelerinden, yaşanmışlıklarından ders çıkarabilmektir. Dolayısıyla bu projenin mesajı gençlere. Birçoğumuzun evlerinde yaşlı yok. Dua eden nasihat veren, geçmişini anlatan yaşlılarımız yok artık. Çünkü huzur evlerine gider oldular. O koca çınarların yaşanmışlıkları da kendileriyle birlikte huzur evlerine kapatılır oldu. Onları oradan çıkarıp, o gençlere aktarabilmek için TRT, ben ve yapım ekibimiz bu görevi üstlendi. Ve biz o gençlerin evlerine ekranlar aracılığıyla misafir olduk. Toplumdaki boşluğu da bizim program dolduracak” dedi.

Kahramanmaraş’ta Kendimi Huzurlu Hissediyorum”

Doymuş, “Kahramanmaraş tarihi dokusu olan, geçmişi olan bir şehirdir benim gözümde. Tarihiyle, mimarisiyle, yaşayan insanlarıyla, geçmişiyle, karakter şehirlerden biridir. Kahramanmaraş benim hayalimde ve hatıralarımda kahramanlığıyla öne çıkmıştır. Kendimi bu şehirde huzurlu hissediyorum” ifadesini kullandı.