KORONA ve YAŞAYAN DEĞERLERİMİZ

Merhaba;

Uzun bir aradan sonra sizlerle tekrar buluşmak beni ziyadesi ile memnun etti.

Son zamanlarda hepimiz üzücü olsa da bir kelime daha öğrendik, eminim ki köyde yaşayan Ayşe Teyze‘ den, şehir de yaşayan Necip Bey’e kadar herkes artık bu kelimeyi ezbere biliyor.

Ne mi? Tabiki KORONA

Dünyayı etkisi altına alan covid-19 (KORONA) salgını, yaklaşık üç aydır Ülkemizde de kendisini ciddi manada gösteriyor. Öncelikle bu salgına karşı tüm okuyucularıma sağlıklı günler diliyorum. Hastalık ve musibetlerinde bir imtihan olduğunu hatırlayarak, hepimizin bu imtihandan başarı ile çıkmamızı yüce Allah’tan dileyerek, sizleri saygı ile selamlıyorum…

Bu süreçte küçük ama hayati önem arz eden tedbir ve kuralları artık hepimiz birçok kanaldan öğrendik. İnşaallah, rehavete kapılmadan, önlemlerimizi alarak ve sabır ederek bu dönemi atlatırız.

Koronanın oluşumunu, hangi sebepten nasıl bulaştığını burada yazacak halimiz ve yeterli bilgimiz yok, zaten gerekli tüm bilgileri haberleşme kanalları aracılığı ile bilim kurulu üyeleri ya da konunun uzmanları sarih bir şekilde anlatıyorlar, bizlerde istifade ediyoruz. Bu vesile ile tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ediyor, ben de onları candan alkışlıyorum.

Benim aslında dikkat çekmek istediğim yer, koronanın bize kazandırdıkları.

Bu kadar vefat edenler, hastanede yatanlar varken, ne kazancı demeyin?

Buradan vefat eden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum. Tedavi süreci devam edenlere ise acil şifalar diliyorum.

Gelelim koronanın kazancına…

Sizce ne, ya da neler kazanmış olabiliriz?

Bence;

Bu süreçte biraz fazla düşünmeye, hem de daha yapıcı ve objektif düşünmeye başladık sanki…

Kimi ve neyi mi?

Sağlığımızı, geçmişimizi, geleceğimizi, evlatlarımızı, ebeveynlerimizi, akrabalarımızı, dost ve arkadaşlarımızı, şehrimizin değerlerini ve geçmişte değer katan insanlarımızı, doğayı, dünyayı ve aklınıza daha ne geliyorsa artık.

KORONA; Var olan her şeyin kıymetini biraz daha fazla anlamamıza vesile oldu bence.

Sanki bizden bir teşekkür bekliyorlar.

Kimler mi?

Önce bizi yoktan var eden yüce Yaradan… Elhamdülillah…

Devamında ise kendimize, ailemize, akrabalarımıza, dostlarımıza, doğaya ve bulunduğu yere değer katan insanlara teşekkür etmeye ne dersiniz…

Bence önce yaşlılardan başlamalıyız. Bu şehrin, İlçenin, Mahallenin “ENLERİ” “YAŞAYAN DEĞERLERİ” sizce kimler? Şöyle bir hafızalarımızı yoklayacak olursak, eminim ki hepimiz birilerini hatırlayacağız. Hatta ilk örnekler benden gelsin;

En eski sanayici, en eski berber, en eski terzi, en eski fotoğrafçı, en eski ayakkabıcı, en eski otobüsçü, en eski kamyoncu, en eski taksici, en eski elektrikçi, en eski bakkal, en eski marangoz, en eski sinemacı, en eski gazeteci, en eski lokantacı, en eski tamirci, en eski inşaatçı, en eski manifaturacı, en eski, en eski… listeyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.

Bu şehre ait tüm kişi ve kurumlarımıza teklifimdir. Mahallemize, ilçemize ve şehrimize ait şu an hayatta olan ama geçmişte bu şehre ve insanlara değer katmış kişileri bulup, ölmeden önce onların bizler için kıymetli olduklarını göstersek, ilgili kişi yada kurumlar olarak ziyaret ederek birer plaket yada küçük bir hediye versek, nasıl olur? Eminim ki çok mutlu olurlar. Siz olmaz mısınız?

Dün geçti, yarın ise gelmedi, ömür bulunduğumuz gün. Hiçbir bahanenin arkasına saklanmadan, şuna mı, buna mı, demeden, bazen nefsimize ağır gelse de sonraya bırakmadan, bir an önce bu şehrin “ENLERİNE” “YAŞAYAN DEĞERLERİMİZE” teşekkür etmeye başlayalım bence…

Teşekkür Ederim…