Kamuoyunda Komünist Başkan olarak Tunceli Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret etti.25 yıldır buralara gelemediğini vurgulayan Maçoğlu, "Böyle kapıların olduğunu da bilmiyorduk. Yönetici arkadaşlarımız bugün çok rahat bir şekilde bu sıraları kullanabiliyor" dedi. Tunceli Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu ve Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) üyesi yaklaşık 50 kişi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na tebrik ziyaretinde bulundu. İMAMOĞLU: BU YAPILARIN ESAS SAHİBİ HALK Maçoğlu ve beraberindeki heyetin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren İmamoğlu, "İBB, bu gördüğünüz çatı, her metrekaresi sizlere aittir. İstanbul'da yaşayan halka aittir. Biz, sadece burada görevimizi yerine getiriyoruz. Sizlerin oylarıyla, oy veren vermeyen herkesin katkısıyla, demokrasiye olan katkısıyla seçilmiş kişiyiz. Ama esas olan bu yapıların kimse sahibi değil. Sahibi olan halk. Bunu toplumun her kesiminin yaşamasını istiyoruz" dedi. "İŞİN ÖZÜ BUDUR" Üretecekleri politikalarla vatandaşa eşitlik duygusunu hissettireceklerini vurgulayan İmamoğlu, "Bunu sağlamak adına da adalet kavramı çok önemli. İnşallah bu dönemin birkaç duygusunu, İstanbullu hemşerilerimize yaşatmak istiyoruz. Birincisi, bu yönetimin kayıtsız şartsız adil olacağı. Bir başka şey de dönemin gereği, ne yazık ki israfı engellemek. Tasarrufla beraber İstanbul ekonomisini güçlendirerek, buradan elde edilecek kaynağı, yine İstanbulluya, çocuklarımıza, kadınlara ve toplumun her kesimine eşit bir şekilde paylaştırmak. İşin özü budur" diye konuştu. "BİRİLERİNİN AYAĞINA BASACAĞIZ" İşlerinin kolay olmadığına dikkat çeken İmamoğlu, "Elbette birilerinin ayağına basacağız. Birilerinin önünde duvar olacağız. Ama biz yolumuzdan asla ayrılmayacağız. Çünkü biz, bu konuşmaları yaparak, bu ideallerimizi ortaya koyarak göreve geldik. Bunun özellikle, özgün duruşuyla, tavrıyla, siyasete olgun bakışıyla örnek başlangıçlara, uygulamalara imza atmış Tuncelililerin önünde özellikle anlatmak istedim. Sizler, gerçekten bu yönüyle özel tavır koyan bir şehrin, kitlenin bireylerisiniz. Bu yönüyle arayışı ve denetleyiş bakışı kuvvetli kitleden, bir topluluktan bahsediyorum. İnşallah layık oluruz, inşallah bu dönemi İstanbulluların ve Türkiye'nin beklediği bir şekilde gerçekleştiririz. Çabamız bu yöndedir. Çok çalışacağız. Sizlere danışacağız. Elbette burada temsilci olan arkadaşlarımızla paylaşacağız. Onlara danışacağız, beraber yol yürüyeceğiz. Göreceksiniz toplumsal bir kararda, toplumsal mekanizmalar işleyecek burada" şeklinde konuştu. "TÜRKİYE'YE BÜTÜN BAKIYORUZ" Henüz 45 gündür İstanbul'a hizmet etmeye başladıklarını belirten İmamoğlu, seçim süreçleri nedeniyle kaybedilen 3 ayı, kentin kaynakları ve imkanlarıyla telafi edeceklerini vurguladı. Tunceli Belediyesinin ve ilçe belediyelerinin destekçisi olacaklarının altını çizen İmamoğlu, "Farklı siyasi partilere mensup olsa da biz, Türkiye'ye bütün bakıyoruz. İBB, Türkiye'nin en önemli ve en lokomotif yerel yönetimidir. Dolayısıyla biz, burada üreteceğimiz kaynaklarla, üreteceğimiz işlerle beraber, ülkenin her noktasına örnek olmak isteriz. Gerçekten kamu zor durumdadır, kamu finansmanı zor durumdadır. Bunu hepinizin bilmesini isterim. İyi yönetilememiştir. Bu anlamda hatalar tek taraflı değil çok yönlüdür. Ama tedbir almak zorundayız. Başkanımızın da hemşehrilerini sürece katma konusunda bir kampanya başlattığını da biliyorum. Bu kapsayıcı tavrı önemli. Herkes kampanya yapamaz, ama Maçoğlu'na kampanya yapmak yakışır. Yarattığı tavır, davranış ve farklılık, kapsayıcılık bence insanları motive edecektir diye düşünüyorum. Beni de Tuncelili, Dersimli kabul ederek, içinde olmamı hissettiğini düşünüyorum" sözlerini kaydetti. MAÇOĞLU: 25 YILDIR BURALARA GELEMİYORDUK İmamoğlu'na nezaketinden dolayı teşekkür eden Maçoğlu da, "Buraya arkadaşlarımızla gelirken, kendimize ait bir yer olarak gördük ve geldik. 25 yıldır buralara gelemiyorduk. Böyle kapıların olduğunu da bilmiyorduk. Yönetici arkadaşlarımız bugün çok rahat bir şekilde bu sıraları kullanabiliyor. Kendisine ait olduğu hissiyatını gelişmesi esas olarak orayı sahiplenmesi anlamına da geliyor. Bu sürecin takipçisi oldular. Burada 4 tane arkadaşımızın, temsiliyetimizin olması, bizim adımıza çok değerli. Dersim'in dışına göç etmiş, kendi topraklarını terk etmiş yüzbinlerce insan var. Onların yüzde 10'u bile şu anda Dersim'de yaşamıyor. Ama bunların en büyük kitlesi şu anda İstanbul'da. 280-300 bine yakın bir nüfusun burada olduğunu söylemek isterim. Emin olun yüzleri hep aydınlığa, demokrasiye dönük. Hep o anlayışın çizgisi içerisinde hareket ettiler. Dersimlilerin İstanbul'da olması sizler ve bizler içen gelecekte çok büyük bir destek olacak. Amaca giden yolda hizmetleri olacaktır" dedi.