AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Habibe Öcal, katıldığı bir internet televizyonu programında, "PKK Terörü ve Kadın" kitabı çalışmaları ile Kahramanmaraş yerel siyasetindeki gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

İlk olarak uzun bir süredir çalışmalarını sürdürdüğü PKK Terörü ve Kadın isimli kitabıyla ilgili bilgilendirmeler yapan, terör üzerine açıklamalar yapan Öcal, daha sonra Kahramanmaraş'ın yerel siyasetiyle ilgili konuştu. 

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör'ün ilk başkan seçildiği dönemde, ilk yıllarında eleştirilmesiyle ilgili gelen soru üzerine Öcal, şu anda iktidar partisi olduklarını ve Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör'ün görevi seçimle birlikte devraldığını, yapılacak çalışmaların hepsinin bir ekip işi olduğunun altını çizerek şunları kaydetti:

"Bir şeyi kurgulamadan önce yapamazsınız. Hayrettin Başkan'da öncelikle ekibini oluşturmak ve kurgulamak zorundaydı. Kurgulamadan yapılan her iş yapboza döner. Hayrettin Başkan'ın 1.5 yıl gibi bir süreçte hem şehri tanıma, hem de sorunların tespit edip doğru çözüm üretme noktasında bir zamana ihtiyacı vardı. Bende ilk siyasete girdiğimde belli bir zaman zorlandım. Şu anda hem şehrimizi tanıyoruz hem de sorunlarımızı biliyoruz. Hayrettin Başkan şu anda hızlandırılmış bir şekilde çalışıyor. Şehre 1 trilyon gibi bir kaynak sağladı. Bunun 500 milyonluk kısmını somut veriler ile harcamaya başladı. Şehrin alt yapı ve kanalizayon, şebeke sorunları vardı bunlarla ilgili de yenileme çalışmaları devam ediyor." 

"Hayretin Başkan ekonomik olarak mali bir kriz döneminde dahi bu işleri çok hızlı bir şekilde devam ettirmeye çalışıyor." diyen Öcal,  yatırımların bütün mali sıkıntılara rağmen hız kesmediğini vurgulayarak, "Şu an Kahramanmaraş'ta istatistiki verilerlede açık. Milli Eğitim konusunda Kahramanmaraş, kendi ölçeğinde en fazla yatırım alan birinci il oldu. 204'e yakın okul yaptık. 38 yarım olan, ihaleye çıkılacak olanlar var. Birçok okul deprem bölgesi ve riskimiz nedeniyle yıkıldı yeniden yapılıyor. İnanılmaz devasa okullar yaptık. Şehre 2018'den bugüne kadar 2 bin 580 tane kadrolu öğretmen getirdik. Ücretli öğretmen olayını azaltmaya çalıştık. 500'e yakın ücretli öğretmen de var ancak mümkün mertebe bunları şehir merkezinde kullanmaya devam ettik. Kadrolu öğretmenleri çakılı kadro diye köy okullarına verdik ve çocuklarımızın eğitimine ara vermeyelim." ifadelerini kullandı. 

Öcal, İnsanın olduğu yerde mutlaka sorunların olacağını dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti:

"Ne yaparsak yapalım elbette ki memniyetsizlikler olacaktır. Ama biz bunu üst sınıra taşımama konusunda elimizden geleni yapıyoruz. Vekillerimizle birlikte hepimiz sahadayız. Geçenlerde birisi bana yazmış, "Ben sana ulaşamıyorum." Benim sosyal medyamı açıp  bakarsanız ben bir günde ortalama 7 köye gidiyorum. Şu anda sürekli köylerdeyim. Yani arkamda bir basın ordusu ile gezmede ben rahat edemiyorum. Halk ile millet ile iç içe olup onlarla daha samimi sohbet ortamda sohbet edince ben daha çok rahat ediyorum. Diğer vekillerimizde aynı şekilde sürekli kırsalda. Hepimiz sahadayız. Ayda 1 veya 3 ayda bir gelen bir muhalefet milletvekilinin gelip ben bunları görmüyorum demesini iyi niyetli görmüyorum. Biz halkımızla iç içeyiz. Bir yere gidip gelirken, kimseye haber vermek zorunda değiliz. Hele de muhalefete hiç haber vermek zorunda değiliz. Biz görevimizin başında, şehrimizden ayrılmıyoruz. Genel kurul çalışırken oradayız. Onun dışında sürekli sahada dolaşıyoruz. Arkadaşlarımız esnafı dolaşıyor vekillerimiz sürekli sahada."

Göksun'da yaşadığı bir anısını anlatan Öcal, "Hiddetlenmiş bir vatandaş geldi. Bu Göksun'a ne yaptınız diye soruyor. Ben de dedim ki, 11 tane tünel yaptık yumurtayı bıraksanız Kahramanmaraş'a kadar gelir. Eğer onu göremiyorsan hiç birşey yapmadık dedim. Bunu eleştiren adamların çıkıpta bir gün şu tüneller için teşekkür ettiğini duymadık. Bu yoldan hiç mi gitmedi bu arkadaşlar? eski yoldan hiç mi gitmedik? ölümle burun buruna geliyorduk. Buraya dünya kadar yatırım yapıyoruz biz bu şehre. Bakanlıklarımızdan o kadar yatırımlar yapılıyor. Ramazan'da bütün teşkilatımız bebek arabasında tencere tencere yemek taşıdı kadın kollarımız. Fakir fukaranın sofrasına yemek götürmeye çalıştılar. Biz hepimiz sahadayız tatile gitmiyoruz." dedi. 

Ekrem İmamoğlu'nu ve İstanbul'da ki sel krizini de gündemine alan Öcal, "Bizi eleştirenlerin belediye başkanları, şehirler sel altında kalırken tatil beldelerinde. Biz tatilde değiliz, şehrimizin ve milletimizin başındayız." ifadelerine yer verdi. 

Öcal, ekonomik bir kriz yaşandığını zor bir süreçten geçildiğini de aktararak, sözlerine şöyle devam etti:

"Ben milletvekiliyim ama bende arabama yakıt alıyorum. Benimde evime domates, patates giriyor. Bu fiyat artışlarının bizde farkındayız. Ortalık güllük gülistanlık demek akıl tutulmasıdır. Biz her şeyden önce sorunu tespit ediyoruz. Sorunu tespit ettikten sonra bir de çözüm üretirsiniz. Her pandemi dönemi bütün dünyada ya ekonomik krizler yada siyasal krizler çıkar. Rusya-Ukrayna krizinin sebebi de yine bu pandemidir."

Bu fiyat artışlarında bir sıkıntı yaşansa da bunu da çözecek olanın AK Parti olduğunu anlatan Öcal, "Halkımız bize güvensin ve itimat etsin. 20 yıl güvendiği gibi bugünde güvensin bunu çözecek olan biziz. Şu anda bizim kriz yönetme, diploması yönetme tecrübemiz var. Bu saydığım tecrübelerden noksan bir siyaset anlayışında bu krizleri çözme yetiside yoktur.  Şu an muhalefetin yetkisi olmadığı için sorumluluğu da yok. Bunlara konuşmak kolay. En ağır yük bizim omzumuzda. Halka cevabı biz vermek zorudayız hesaba çekilen biziz. Hiçbir sorumluluğu olmayan muhalefet bu ülke için ne yapmış? Hiç birşey yapmayanlar eleştirmek ve bizim motivasyonumuzu inancımızı zayıflatmak için konuşuyorlar. Bunlar bize vız gelir tırıs gider." diye konuştu.

HABER: ÖMER FARUK SALMAN