Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Okçular Vakfı Fetih Kupası ödül töreninde konuştu. Konuşmasına Okçular Vakfı'nın yöneticilerine ve programın icrasına destek veren kurumları tebrik ederek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sporcularımıza 'Ya Hak' diyerek ok atan tüm okçularımıza sevgilerimizi sunuyorum. Ülkemizle beraber tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını sebebiyle buruk Ramazan ve bayram geçirdik. İstanbul'un fethini de daha mütevazı etkinliklerle idrak etmeye çalışıyoruz" dedi. "OKÇULUK VE ATICILIK SALGINA KARŞI EN AZ RİSKLİ SPORLAR ARASINDA" Ata sporlarımızdan okçuluk ve atıcılığın salgına karşı en az riskli sporlar arasında yer aldığını belirten Erdoğan, "8. Fetih Kupası ise salgın sonrasında yapılan ilk spor müsabakası özelliği taşıyor. Ülkemizle beraber dünyayla da ilgiyle takip edilen bu etkinliğin yeni dönemin müjdecisi olmasını temenni ediyorum" dedi. "OK İLE YAY SEMBOLİK DEĞER SAHİPTİR" Erdoğan, kültürümüzde ok ve yayın, savaş ve avlanmanın ötesinde siyasetten spora birçok manayı bünyesinde barındırdığını belirterek, "Ok ile yay devlet idaresinde hakimiyet nişanesi olarak sembolik değere sahiptir. Ok gönderilen kişinin gönderenden emin olması anlamına gelir. Ecdat için okçuluk sosyal ve beşeri hayatı tanzim eden değerler manzumesidir. Bunun için Okmeydanı'na abdestsiz ve sarhoş girilmesi yasaklanmıştır. Çocukluk yıllarımın, gençlik yıllarımın hemen hemen tamamı şu anda bulunduğunuz mekanda geçmiştir. Bu mekanı gerçekten gençlik yıllarımda çok önemli hatıraları var" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde: Sporcuların her birine kin gütmesi asla hoş karşılanmazdı. Müsabakalar öncesinde muhakkak besmele çekilir, peygamber efendimize salavat gönderilirdi. Pehlivanların özel hayatlarında tıpkı er meydanındaki gibi yiğit, civanmert olmaları beklenirdi. Özellikle spor alanında hırsın, bencilliğin, maddiyatın, haksız rekabetin arttığı dönemde gençlerimizin yeni bir spor ahlakıyla ahlaklanmasını istiyoruz. Evlatlarımızı okçuluğa, biniciliğe, atıcılığa yönlendirirken onları kültürel kodlarımızla tanıştırıyoruz. "BEDENİNİ İYİ İDARE EDEN ÜLKESİNİ VE EVİNİ DE İYİ İDARE EDER" Gençlere sesleniyorum; bedenini iyi idare eden evini, evini iyi idare eden ülkesini iyi idare eder. Kökleri ile bağı kopmuş nasıl hayatta kalamazsa kültüründen habersiz neslin de hayata tutulması mümkün değildir. Kendini bilen, tarihini, medeniyetini bilen, özgüveni yüksek, ahlaklı, erdemli sağlıklı gençler yetiştirmek devlet olarak hedefimizdir. Ata sporlarımız bizim en büyük yardımcımızdır. Tüm ata sporlarımızı teşvik ediyor önemli destekler veriyoruz. Tarihimizi hakkıyla anlatan diziler ve filmler ata sporlarımızı tüm dünyaya tanıtıyor. Diğer spor dallarında olduğu gibi ata sporlarımızda da devletimizin gençlerimize sunduğu imkanlar genişliyor. Unutulmaya yüz tutulan ata sporumuzu modern tesislere kavuşturduk. İnşallah Türkiye'nin diğer alanlarla birlikte geleneksel spor alanlarında yeni bir şahlanışın eşiğinde olduğuna inanıyorum.