Bu yıl pandemi nedeniyle alınan önlemler kapsamında fiziksel mesafeli ve tedbirli yüz yüze tanıtımın yanı sıra çevrimiçi tercih danışma hizmetleri de veriliyor. Yıllardır yapmış olduğumuz üniversite tercihleri ve danışmanlık desteği verdiğimiz öğrencilerde ne yazık ki birçoğunun gerek üniversite, gerek meslek alanları, gerek üniversiteye yerleşme sonrası nasıl bir sürecin içine girecekleri konusunda fikir sahibi olmadan tercih yaptıklarına tanık oluyoruz. Bu sebeple, destek verdiğimiz öğrenciler ve üniversite adaylarında gördüğümüz eksik ve yanlış bilgileri derleyip, üniversite tercihleri öncesinde bir kez daha doğru bilgilerle vurgulamak istedik. Sonuçları İyi Analiz Edin ÖSYM sonuçları açıkladığında öncelikle puanlarınızı iyi analiz edin. En büyük yanılgılardan biri Vakıf Üniversitelerin puansız öğrenci alımı gerçekleştirdiği yönünde.. Hâlbuki ön lisans için 150, lisans için 170 barajını geçemeyen bir adayın tercihinin değerlendirmeye alınması söz konusu değildir. Üniversiteler Öğrenci Almaz, ÖSYM Öğrenci yerleştirir Üniversite Tercih ve Tanıtım dönemlerinde en çok karşılaştığımız, “Bölüme kaç puanla alıyorsunuz? Puanla mı Başarı sırasıyla mı alıyorsunuz? Bölümün yanında puan belirtilmemiş herkesi mi alıyorsunuz? Neden bu kadar yüksek puanla alıyorsunuz?” gibi ifadeleri adayların ve ailelerin bir kez daha gözden geçirmesi gerekir. Bu ifadeler üniversitelerin puan belirlediği ve öğrencileri kendilerinin seçtiğine dair bir algı oluşturmaktadır. Fakat ÖSYM kılavuzunda yer alan tüm üniversiteler (Özel Yetenek kontenjanları hariç) merkezi yerleştirme ile kontenjanlarını doldurmaktadır. Vakıf ve Devlet Üniversitesi Önyargısını Kırın 20 yıl önceki vakıf üniversitesi algısı ile günümüz arasında artık ciddi bir fark oluşmuştur. Geçmiş yıllarda sıkça duyduğumuz “Burslu okuyacağıma devlette herhangi bir yere giderim. Bursum, indirimim kesilecek korkusu ile üniversite okumak istemiyorum” gibi cümleleri geçmiş yıllarda daha çok duyuyor olmamıza rağmen halen insanların söylemlerinden silinmiş değil. Halbuki ÖSYM burslarının kesilmesi söz konusu değildir. Üniversitelerin ilk 3, ilk 5 gibi öncelikli tercihlerde adaylara ekstra sağladığı indirimler bulunmaktadır. Adaylara bu noktada önerimiz mutlaka aileleriyle birlikte üniversiteleri ziyaret edip, “Nerde eğitim göreceğim, Nerede konaklayacağım, Hangi indirimlerden faydalanabilirim? Akademisyenlerle tanışabilir miyim?” gibi kendileri için önem teşkil eden ayrıntıları birebir sormalarıdır. Seçeceğiniz Mesleğin Yaşam Koşullarına Hazır Mısınız? Bölüm seçerken adayların öncelikle zihninden silmesi gereken ilk kaygı “Ya yerleşemezsem!” kaygısı olmalıdır. Unutulmamalı ki, sadece üniversiteye yerleşmiş olmak için yapılan tercihler, birkaç yıl sonra öğrencilerin istemedikleri bölümlerde okumalarına, geleceğe dair hedeflerini çizemeyen, yaşamının kontrolünü tesadüflere bırakan bireyler olmalarına sebep olacaktır. Ben Nasıl Bir Hayat İstiyorum, Bu Yolda Hangi Bölüm Bana Yol Gösterici Olur? Üniversite adayları tercih yaparken ve yaptıktan sonra unutmalılar ki üniversite diploma sağlar fakat adayların sürmek istedikleri yaşam biçiminin ortaya çıkmasında tek başına yeterli değildir. Diploma ve meslek sadece yol göstericidir. Devamında adayların ülkenin ve dünyanın gerçeklerini, ihtiyaçlarını göz önüne alarak kişisel donanımlarını sağlaması en önemli unsur olacaktır.