rakya Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hacı Ali Güleç, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Fehmi Yıldız Konferans Salonu'nda düzenlenen "Prebiyotikler: Sağlığımıza Etkileri, Üretimi ve Biyoteknolojik Araştırmalar" konferansında, probiyotik ve prebiyotik kavramlarının karıştırıldığını söyledi. Probiyotiklerin kefir ve yoğurt ürünlerinde bulunan canlı organizmalar, prebiyotiklerin ise bunları besleyen doğal takviyeler olduğunu belirten Güleç, "Probiyotik ve prebiyotik dengesini doğru beslenmeyle sağlayabiliriz. Bir kase yoğurt yiyorsak yanında bir tane elma mutlaka gün içerisinde tüketmemiz gerekiyor. Ayrıca yeşil sebze, kırmızı pancar, yer elması ve bamya ile vücudumuza yararlı olan probiyotik ve prebiyotikleri alabiliriz." diye konuştu. Kilo kontrolü veya zayıflamak için diyetlerde bazen sadece yoğurt ürünleri tüketildiğini anımsatan Güleç, "O zaman probiyotik mikroorganizmayı bağırsağımıza alıyor ve onu orada öldürüyoruz. Hiçbir fayda görmüyoruz. Sadece probiyotik yeterli değildir. Kilo vermek için doğru beslenin. Doğru beslenme ile hem kilo kontrolü hem de kilo vermemiz sağlanabilir. Bunda probiyotik ve prebiyotiklerin rolü büyüktür." şeklinde konuştu. Mühendislik Fakültesi Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yalçın Kaya da yanlış bilginin çok hızlı yayıldığını dile getirdi. Doğru beslenme gibi doğru bilgi sahibi olmanın da önemine işaret eden Kaya, "Özellikle beslenme konularında doğru bilgiyi hayatımıza uygulamak sağlıklı bir yaşam açısından önemlidir." ifadesini kullandı.