Cumhuriyetimizin kurulduğu tarihten itibaren, o günkü yokluk şartlarına rağmen yapılan iş ve girişimler, ihanet çeteleri tarafından engellenmeseydi bu gün TÜRKİYE CUMHURİYETİ Siyasi, Ekonomik, Sosyal ve Askeri alanda dünyanın en güçlü beş devletinden biri veya birincisi olurdu. İkinci dünya savaşında Avrupa ot bile bulmakta güçlük çekiyordu. İkinci Dünya Savaşı 1951 senesinde antlaşmayla sona erdi. Örneğin yakın tanıdığımız Almanya’ya 30 Ekim 1961 senesinde 2500 işçi gönderdik. Taş üstünde taş kalmayan Almanya 10 sene içerisinde nasıl güçlendi. Elbette ki aç kaldılar fakat bütün gelirlerini sanayiye, üretime harcadılar. 70 yıldır sulh içinde yaşayan Türkiye bunu hak etmedi. Milletinin güçlü olması için çalışanlar tarih yazmışlardır.

NURİ DEMİRAĞA’YA YAPILAN ENGELLEMELER

1918 Senesinde Maliyede memur iken, işgalcilerin davranışını hazmedemeyip istifa etti ve ticarete atıldı. Kendisi için değil Milletin hayrına bir şeyler yapmak için zengin olmak istiyordu. Yabancıların elinde bulunan sigara kâğıdı işine girdi. Çok para kazandı ve zengin oldu. “Maçka Müdafaa-yı Hukuk Cemiyetini kurdu1”.1926 yılında Samsun – Sivas demiryolunu üstlenen Fransız şirketi işi bırakınca hemen devreye girdi. Kardeşi ile birlikte, Samsun – Erzurum, Sivas – Erzurum ve Afyon – Dinar hattını (1012 km)bir yıl gibi kısa bir zamanda bitirdi. Atatürk bu hizmetinden dolayı kendisine ve kardeşi Abdurahman Beye DEMİRAĞ soyadını verdi.

Demiryolu yapımı devam ederken, Karabük Demir Çelik, İzmit Selüloz, Sivas Çimento, Bursa Merinos Tesisleri, Eceabat Hava Limanı ve Haliç kenarında İstanbul Hal Binası gibi büyük tesisler gerçekleştirdi. 1931 senesinde dışarıdan uzmanlar getirterek Boğaz Köprüsü yapımı için bir proje hazırlattı fakat yapım için Atatürk’ten izin alamadı ve buna çok üzüldü.

Askeri Uçak alımı için kendisinden bağış itenince “Ordunun ihtiyacı başkasının lütfu ile karşılanamaz, Ordumuzun uçağını ben yaparım” diyerek Beşiktaş’ta bir Atölye ve gerekli diğer tesisilerle birlikte Avrupa’nın en büyük Hava Limanı olan Amsterdam Hava Limanı büyüklüğünde bir Hava Limanı yaptı. Pilot yetiştirmek üzere bir tanesi bu Hava Alanında bir tanesi ise memleketi Divriği’de olmak üzere iki GÖK OKULU açtı ve 1943’e kadar 260 pilot yetiştirdi.1936 ilk tek motorlu, 1938’de ise çift motorlu 6 kişilik uçağı yapmayı başardı. NU-D-38 numaralı uçağına ise A sınıfı ruhsat aldı. THK tarafından sipariş edilen 65 planörü kısa zamanda yaparak teslim etti. Akabinde 24 tane Eğitim Uçağını yaptı. İlk deneme uçuşunu İstanbul’da başarıyla uçuşunu tamamladı. 1939 yılında ise ilk yerli paraşütü üretti. (1974 Kıbrıs Barış Harekâtı için, paraşüt ipini yapamadığımız için Pakistan’dan alınmıştı)

1941’de tamamen Türk yapımı ilk uçak İstanbul’dan Divriği’ye başarıyla uçuş gerçekleşti. Eskişehir’de bir sefer daha test edinmek istendi. NU-D-36 Uçağın projelerini çizen mühendis Selahattin Reşit ALAN Eskişehir’e uçtu. İnişte Uçağın ineceği piste hendek kazılmış olan çukura inerek parçalandı ve Pilot öldü. ( Hayvanlar girmesin diye kazıldığı söylenen hendek nedense kenara değil piste kazılmış). Bir kaza olmuştu ama THK. Bütün siparişlerini iptal etti. Uçaklar elde kaldı. Uçak alımı için İspanya, İran ve Irak Devletlerinden talep geldi. TC. Hükümeti Uçakların ihracınca Kanunla yasak getirerek mani oldu. Bakanlara Cumhurbaşkanı İnönü’ye başvurduysa da bir netice alamadı. Her türlü güçlüğe göğüs geren DEMİRAĞ Emperyalizm tarafından kalemi kırılmıştı. Elindeki uçakları hurda olarak satmak zorunda kaldı. 1950’de fabrika kapandı. Böylece bir dev canlı canlı toprağa gömülmüş oldu. Asıl gömülen Milletimizin istikbaliydi Koca Hava Alanı içindeki tesisleri ile birlikte istimlâk edilerek Şimdiki Atatürk Hava Alanı kuruldu.

Eğer Nurettin DEMİRAĞ engellenmese idi Türkiye şu anda başta gelen uçak üreticilerinden biri olacaktı (2. VECİHİ HÜRKUŞ, 3. NURİ KILLIGİL, 4. ŞAKİR ZÜMRE ve 5. EMİN BOZOĞLU İLE DEVAM EDECEĞİM.) Emperyalizm bu kutlu teşebbüsler doğmadan imha edilmiş oldu. Ülkemizin ve kendilerinin yeni doğmuş çocukları olan Büyük Kalkınma Projeleri daha kundaktayken boğulan Milli Kahramanlarımızı rahmetle minnetle anıyorum. Mekânları Cennet makamlar Ali olsun.

AYASOFYA

Ulu Hakan Fatih Sultan Mehmet Han, Kutlu Mabet Ayasofya’nın Katolik kilisesi yetkililerinden Başka maksatlarda kullanılmasını önlemek için 30.00 altın vererek kendi mülkiyetine almıştır. 481 yıl cami olarak hizmet veren Ayasofya, 86 senedir maksadı dışında kullanılan cami geçte olsa Fatihin emanet ettiği şekli ile bütün Müslümanlara verilir. Yıllardır mücadelesini sürdüren Milli Geçlik Vakfı ve Milletimize büyük bir mutluluk yaşatan Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün yetkililerden ve emeği geçenlerden Allah razı olsun.

15 Temmuz 20 HAİN DARBE GİRİŞİMİ

15 Temmuz darbesi Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren ve bu darbeyi yöneten İncirlik üssüdür. Milletimiz bu hain darbeye canını ortaya koyarak engellemiştir. Azizi şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Muhterem Gazilerimize minnetlerimi sunuyorum. Bu melanet üssün acilen işlevsiz hale getirilmesi elzemdir. Vesselam…

Ahmet EMİROĞLU

14 Temmuz 2020