(Yeni Zelanda Katliamcısı Brenton Tarrant'ın Manifestosu ve Mahkemede ki İlk İfadesi İblis'in Emriyle İnsanlık Sistemini Resetlemek İçindir& Lütfen Tefekkür Ederek Okuyun ve Araştırın)
Sevgili dostlar, Yeni Zelanda katliamcısı terörist, paganist Tapınakçı Brenton Tarrant'ın saldırıdan önce yazdığı ya da bir aklın kaleme alıp eline tutuşturduğu manifestosunda ve mahkemedeki ilk ifadesinde çok dikkat çeken, üzerinde derin derin düşünmemizi gerektiren hususlar bulunmaktadır. Öyle ki bu adam için İblis'in cisimleşmiş hali diyebileceğimiz gibi kesinlikle Okültizm ve kara büyü çalışmaları yapmış ve bu konuda ders almış diyebiliriz. Dostlar, şimdi katilin manifestosundan ve ifadesinden satır başlarına bakalım ve ne demek istediğini anlamaya çalışalım:
"ABD ordusunun en iyi keskin nişancısıyım"
Katil sapığın dikkat çeken bu söylemi onun ABD ordusu ve istihbaratı tarafından yetiştirildiğini ayan beyan ortaya koymaktadır. Ayrıca adam sadece keskin nişancıyım demiyor, en iyi keskin nişancıyım diyor. Yani anlayacağımız Brenton Tarrant'ın ABD Cumhurbaşkanlığı Güvenlik Alayı'ndan olması dahi kuvvetle muhtemeldir, öyle sıradan bir şahıs değildir. "Siz benim için sadece başka bir hedefsiniz! Sizi bu dünyada daha önce hiç görülmemiş yöntemlerle öldüreceğim!" Daha önce görülmemiş yöntemler derken, tabiki bu şahsın kendi iddiasıdır, infazlar için kara büyü kullanacağını söylemiş olabilir veya zihin kontrolü ile insanları insanlara saldırtabilir ya da masumları intihar ettirebilir. En korkuncu ise HAARP sistemine ve buna bağlı olarak Tetragrammaton'a erişimi varsa trenleri, uçakları, arabaları, gemileri rotalarından ya da yollarından çıkartabilir, çok büyük karışıklıklara sebebiyet verebilir. Allah korusun ülke ya da ülkeler çapında kaos çıkartabilir. Olayın olduğu yerde trafik olmadığı ve katliamın 17 dakika sürmesine rağmen saldırganı 36 dk boyunca durdurmaya gelen olmaması da ayrı bir konu. Bazı iddialar var ki çok vahim, mesela katil yerel polis ile iş birliği içinde olabilir ki muhtemeldir lakin değilse bu defa da ortaya zamana ve zihinlere müdahale konusu çıkmaktadır. İşin ilginci görgü tanıkları diyor ki genellikle caminin bakımıyla meşgul olan genç, bir fırsatını bulup saldırganın üzerine atılmış ve silahını elinden almış. Kahraman, saldırganı kovalamak istemiş ama tetiği bulamamış. Arkasından koşmuş ama saldırgan araçta kendisini bekleyenlerle birlikte kaçmış diyorlar. Burada dikkatimi çeken cümle
"Silahın tetiğini bulamadı" ifadesidir. Burada zihinsel blokaj yapıldığı gerçeği maalesef ortaya çıkmaktadır. Katil teröristin sözlerinden devam edelim: "ABD'deki gizli casus ağıyla iletişim kurabiliyorum ve IP'nizi takip edebiliyorum. İstediğim zaman istediğim yerde olabilir ve birçok yolla öldürebilirim. Siz ölüsünüz! Sadece silahsız dövüş konusunda eğitim almadım!" Bu hain ve alçak adam anlamak isteyenlere şayet rol yapmıyorsa kim olduğunu, nerelere çalıştığını sözün tamı deliye söylenir derler ya aynen öyle ifade etmektedir. ABD'de ki gizli casus ağı ile iletişim kurabiliyorum derken eminim sadece CIA elemanlarından bahsetmiyordur, onlar da dahil olmak üzere Tapınakçılardan kadim şövalyelerden bahsediyor ve ayrıca bu söz onun emri kimlerden, hangi mahfillerden aldığının ve yanlız olmadığının da kanıtıdır. "ABD Deniz Kuvvetleri'nin tüm cephaneliğine erişim yetkim var ve bunu bu kıtadaki sizleri öldürmek için kullanacağım! Bedelini ödeyeceksiniz gerizekalılar! Öfkenizin içinde boğulacaksınız! Siz ölüsünüz." Kıymetli dostlar, zaten katil caninin başka bir şey söylemesine de gerek yok aslında hiçbir şey söylemese sadece ABD Deniz Kuvvetleri'nin tüm cephaneliğine erişim yetkim var dese de olurmuş. Adam açık seçik emri kimden ya da kimlerden aldığını söylemiş, daha ne desin? Lakin bu söze önemli gördüğüm yorumu da yapmak istiyorum ki o da şudur: "Katilin söylemi bize ABD Deniz Kuvvetlerinin de sınır ötesi operasyonlar, suikastler düzenleyebileceğini ya da düzenlediğini anlatmaktadır. Dostlar zaten bu adamın Sırpça, Ermenice, Gürcüce biliyor olması Kiril alfabesine hakim olması İslam Türk tarihini hatmetmesi, Sırpça marş dinlemesi, dinlediği müziklerde şeytanı cehennem tanrısı olarak niteleyen sözler bulunuyor olması da Brenton Tarrant isimli katil caninin sıradan bir adam olmadığını, Tapınakçıların tetikçisi, dünyanın yeni nizamını belirleyen İblis Manifestosu'nun sözcüsü olduğunu da ortaya koymaktadır vesselam.
