Durgun havuzları işlesin bırak

Yaprakların güneş ve ölüm rengi

Sen kalbini dinle, ufkuna bak

Düşünme mevsimi inleten rengi

Elemdir mest etsin ruhunu

Eser rüzgarların durgun ahengi

Yan yana sessizce mevsimle keder

Hicrana aldanmış kalbimde gezin

Esen rüzgarlara sen kendini ver

Bu dizelerle bahsediyor sonbahardan Ahmet Hamdi Tanpınar. Her şairin bir mevsimi vardır. Ancak sonbahar her şairin mevsimidir.

Hazan mevsimidir çünkü sonbahar. Ayrılık kapısıdır belki de hemen hemen bütün aşıkların, bütün şairlerin mutlaka araladığı.

Üç aylık bir 'Can çekişme'dir sonbahar. Hücrelerin yavaş yavaş son nefese gelmesi ama bir türlü verememesidir o nefesi. Ta ki 'Güz Azraili' gelip de şairlerin araladığı o kapıdan girene kadar. 'Kış' kendisini gösterene kadar. Sonbaharın katilidir kış. Rengarenk rüyayı siyah-beyaz kabusa dönüştüren bir katil.

Hasrettir, özlemdir, beklentidir sonbahar. Avucunun ortasından kayıp giden çaresizce bir seyirdir. 'Bakakalıştır' öylece.

Sırf bu yüzden 'Bir sevda'dır işte sonbahar. Ve sırf o yüzden seviyorum ben de. Ama öyle romantizminden falan değil. Evet, şairler için bir fırsat mevsimidir güz. İliklerine kadar acıya batmak için bulunmaz bir zamandır. 'Rengarenk bir acı'dır.

Bile bile acı çekersin, çektikçe seversin.

Ama benim sonbahar sevdam şairliğimden ya da çilelere olan tutkumdan değil. Dirilişi hatırladığımdan. İlk bakışta sapsarı bir ölüm vardır yüzünde ancak sonrasında bir dirilişi, bir yeşerişi gösterir bütün hücreleriyle bana.

Bu dünyada sonbahar sensizliği haykırsa da çığlık çığlığa, ahiret için senli günleri fısıldıyor kulağıma. Senli günleri müjdeliyor. Senli bir gelecek vaad eden ve kulaklarımda çınlayan bu fısıldayışı, sensiz geçmişe tebessüm ettirdiği için seviyorum.

Bir ayrılık mevsimi değil bir vuslat mevsimidir sonbahar benim için. Ve kahroluşun değil varoluşun mevsimidir. Bunu hiçbir zaman unutma ve senin için yazdığım şu satırları her zaman hatırla...

Sonbahar gibi ol sevdiğim

Ölürken bile hücrelerin

Hayran bıraksın herkesi kendine

Sonbahar gibi ol sevdiğim

Solarken bile dimdik

Ve rengarenk

Sonbahar gibi ol sevdiğim

Çaktırma içindeki çekilmeleri

Kopuşları ve düşüşleri

Sonbahar gibi ol sevdiğim

Soğuk rüzgarlar estirsen de sevil

Ve Sararıp solsan da

Bir sonraki baharda

Yeniden diril