Öte yandan dövizin dünyadaki düşüş eğiliminin aksine, Türkiye’de agresif bir şekilde artıması, iktidarın ekonomi politikalarına yönelik itirazların daha da çoğalmasına sebep oldu. Bu kapsamdaki itirazlardan birisi de Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu Gelecek Partisi yöneticilerinden ve aynı zamanda iş adamı olan Sadaullah Kavak tarafından dile getirildi. Kavak’a göre; Pandemi süreci ile etkilerini göstermeye başlayan yüzyılın bu ekonomik buhranına karşı çözüm, çok uluslu tüketim zincirleri yerine yerel esnafın daha etkili bir şekilde desteklenmesi. Atılacak bu adımların ülkenin toplumsal ve kültürel birlikteliğine de katkı sağlayacağını ifade eden İş Adamı Sadullah Kavak şu şekilde devam etti. “Soğuk Savaş sonrası ülkelerin sınırlarının kaybolması ile dünyayı küçük bir köye dönüştürme çabası teknolojinin hızla gelişmesi sayesinde daha hızlı bir evreye geçmiştir. Bu çaba Pandemi ile yeni bir dijitalleşme paradigmasını tetiklemiş, teknolojik altyapısı ve güçlü pazarlama yöntemleri ile çok uluslu şirketlerin ekmeğine yağ sürmüştür. E tabi, bu yatırımı yapacak gücü bulamayan KOBİ’lerimiz, yani küçük esnafımız rekabet şansını maalesef yitirmeye başlamıştır. Her zaman ifade ettiğim gibi insan toplumsal bir varlıktır ve bu kriz sürecinde diğer bir risk ise toplumsal ruhun yitirilmesidir. Eğer siz küçük esnaf olan komşunuzu, akrabanızı ve diğer yakınınızı desteklerseniz hem ekonomiyi hem toplumsal birliği desteklemiş olursunuz ve olası bir toplumsal krizin önüne geçmiş olursunuz. Bu yüzdendir ki buradan tüm vatandaşlarımıza sesleniyorum. Çok uluslu şirketler, ya da zincir marketler yerine mahallenizdeki, sokağınızdaki veya apartmanınızın yanındaki küçük esnafımızı tüketim konusunda lütfen tercih edelim.” Kapitalizm İnsanın Ruhunu Acıtır Gelinen bu süreçte ekonominin gittikçe bir çıkmazın içine doğru sürüklendiğini ifade eden İşadamı Sadullah Kavak, şimdiye kadarki yönetimde olan iktidarın, dünyadaki dolaşan sıcak para fırsatını iyi değerlendiremediğini ve rant ekonomisini beslediğini ifade ederek,emeği ile çalışan kitlenin daha da fakirleştiğini söyledi. Kavak, toplumsal uçurumları derinleştirecek ve kopuşları tetikleyecek bu durumun sürdürülebilir olmadığını belirterek sözlerine şu şekilde devam etti. “Karl Marks der ki; Kapitalizm İnsanın Bedenini Değil Ruhunu Acıtır! Maalesef günümüzde gelir uçurumunun artması, kazanmış olanın daha çok kazanmasına, yoksulun ise daha da yoksullaşmasına yol açtı. Dolayısıyla ruhu acıyan bir toplum ortaya çıktı. Kapitalizmin bu yıkıcı etkisinin toplum üzerinde azaltmak için adaletsiz gelir uçurumunu dengelemek gerekiyor. Bunu da çok uluslu şirketleri destekleyerek değil, politikalarınızı küçük esnafın ihtiyacı olan gelir seviyesini koruyarak sağlarsınız. Yineleyerek tekrar ifade etmek istiyorum. Alışverişinizi küçük bakkallardan yapın, sebze ihtiyaçlarınızı semt pazarlarından karşılayın ve mahallenize gelen sütçünün sesine kulak verin. Emin olun kapınıza gelen sütçüye veya semtinize gelen pazarcıya harcadığınız para, lüks görkemli avmlerde harcadığınız paradan daha da bereketli olacaktır.