Polis, medyanın ve kamuoyunun gözleri önünde bir göstericiyi vurarak öldürürken, sokaklar adeta cansız bedenlerle dolup taştı. Gösterilerde polis kurşunuyla yaralananların sayısı ise tam olarak bilinmiyor. Myanmar'da gösteriler, şiddet ve kaos devam ediyor. 1 Şubat'ta askeri yönetimin seçimle göreve gelen devlet liderlerini gözaltına almasıyla başlayan gösteriler bugün en sert gününü yaşadı. ÇOK SAYIDA GÖSTERİCİ YARALANDI 1 Şubat'tan beri devam eden gösterilere son vermek için ise polis bugün göstericilere çok sert müdahale etti. Dawei kentinde bir araya gelen göstericilere polis ateş açtı. Bir gösterici yaşamını yitirirken çok sayıda göstericinin de yaralandığı belirtildi. Siyasetçi Kyaw Min Htike, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada 1 kişinin öldüğünü doğruladı. Güvenlik güçleri ya da askeri yönetim sözcüsü bu açıklamalar ile ilgili bir yorum yapmadı. POLİS BİBER GAZI VE SES BOMBASI DA KULLANIYOR Yangon kentinde de göstericilere silahla ateş açıldığı ve birçok kişinin yaralı olarak kaçmayı başardığı belirtildi. Reuters'a konuşan görgü tanıkları polisin biber gazı ve ses bombası kullandığını da dile getirdi. CUNTA LİDERİ MİNİMUM GÜÇ KULLANDIKLARINI SÖYLEMİŞTİ Reuters haber ajansının "son dakika" uyarısıyla servis ettiği haberde ise Yangon'da yaralanan bir göstericinin yaşamını yitirdiği belirtildi. Cunta lideri General Min Aung Hlaing, daha önce güvenlik güçlerinin minimum güç kullandığını söylemişti. Fakat buna rağmen gösterilerin başladığı günden beri çok sayıda gösterici yaşamını yitirmişti. Myanmar ordusu 1 polis memurunun da yaşanan olaylarda yaşamını yitirdiğini açıklamıştı. NE OLMUŞTU? 1 Şubat'ta Myanmar ordusu seçimle yönetime gelen Nobel Barış Ödülü sahibi Aung San Suu Kyi ve partisinin üst düzey yönetimindeki birçok ismi "Kasım ayındaki seçimde hile yaptığı" gerekçesiyle gözaltına alarak görevden indirmişti. Myanmar'ın neredeyse 50 yıllık bir süre boyunca demokrasiye doğru attığı en net adıma zarar veren bu hamle protesto gösterileriyle ve tepkiyle karşılandı. Ülke içerisinde yüzbinlerce protestocu sokağa dökülürken aralarında Türkiye'nin de olduğu çok sayıda ülke askeri darbeyi kınadı.