Nurhak ilçesinde yaşayan Ali Uysal, 2002 yılında 'Korucu’ olarak görevini yaparken rahatsızlanıp hayatını kaybetti.

Nurhak ilçesine bağlı Kullar Mahallesi'nde geçici köy koruculuğu yapan Ali Uysal (53), devriye görevi esnasında kalp krizi geçirerek öldü. Ali Uysal, eşinin başlattığı hukuk mücadelesi neticesinde 19 yıl sonra mahkeme kararıyla şehit sayıldı.

Ali Uysal'ın eşi Haney Uysal, 15 Aralık 2002 yılında hayatını kaybeden eşinin şehit sayılması için hukuk mücadelesi başlattı.

Ankara 7. İdare Mahkemesi, geçen yıl görülen davada, Ali Uysal'ın, görevi sırasında rahatsızlanması sonucu vefat ettiğine hükmedip, şehit sayılması gerektiğine karar verdi.

Şehidin eşi Haney Uysal, "Eşim vefat ettiğinde 12 yıllık korucuydu. O dönemin yetkilileri tarafından resmi tören düzenlenmişti. Şehit sayılmadığı için şehit ailelerinin yararlandığı haklardan faydalanamadık. Ama hiç bir zaman devlet büyüklerimiz bizi yalnız bırakmadı. Bayramlarda bizi hep ziyaret edip acımıza ortak oldular. Yıllar sonra resmi olarak şehit sayıldı. Allah, devletimizden ve bize bu gururu yaşatanlardan razı olsun" dedi.

Avukat Mehmet Faruk Çetin ise, "O dönem hayatını kaybeden korucumuz için Nurhak ilçesinde askeri tören düzenlenmiş ve al bayrağa sarılı tabutu ile yaşadığı yerde defnedilmiş. Ancak yasalar nazarında vazife malülü yani şehit sayılmadığı için bu davayı açtık. Bu davayı yaklaşık iki yıl önce açtık. Ankara 7. İdare Mahkemeside bizi haklı gördü. Görevini yaparken hayatını kaybeden korucu kardeşimizin vazife malülü olduğuna karar vererek, şehit sayılmasına karar verdi." diye konuştu.

19 YIL SONRA ŞEHİT SAYILDI

Ankara 7. İdare Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme, Uysal'ın şehit sayılmasına ve şehit olduktan sonra geçen 19 yıl boyunca tüm haklarının aileye verilemesine karar verdi.