AK Parti’de daha önce yönetimlerde bulunmuş ama şimdilerde unutulup küstürülmüş bir arkadaşımız sordu; “Eeee ne düşünüyorsun, Hayrettin Güngör’ün 40’ı da çıktı, bir ışık görüyor musun?” diye…

“Valla” dedim, “Dur bakalım daha bismillah. Şimdiden kâhinlik yapmaya gerek yok, belediyeciliğin kitabını yazmış diye propogandalar yapılmıştı, herhalde hizmetin de kitabını yazar inşallah…” diye yanıt verdim.

Kulakları çınlasın Yıldırım Ramazanoğlu’da milletvekili adayı olarak Ankara’dan Maraş’a gönderildiğinde Ak Parti teşkilatı pankartlarda “7 dil bilen milletvekili adayı” diye müjdelemişti vatandaşa…

Ben o zamanda çok düşünmüş ve “Bu yedi dil bilmenin Maraş’a artısı ne olacak?” diye işin içinden çıkamayınca, “Vardır Ankara’nın bir bildiği…” deyip bırakmıştım işin peşini…

Şimdi de çok şükür “Belediyeciliğin kitabını yazan bir Büyükşehir Belediye Başkanı”mız var.

Memleket olarak Yıldırım Beyin yedi lisanından faydalanamamıştık ama bu kez inşallah devir dönecek ve Hayrettin Beyin belediyecilik yönetimi deneyimlerinden ve icraatlar anlamında maksimum faydalanacağız.

Arkadaşımız 40’lara takmış ya, sormaya devam ediyor; “40’ncı gün oldu, muhtarı, partilisi, bürokratı, ilçe temsilcisi vs. hala hiç kimsenin telefonla aramalarına yanıt vermiyor, ne olacak memleketin hâli?”

Sohbeti biraz gırgıra alıp şu mübarek ramazan gününde çok da kafa patlatmayayım diyorum ama arkadaş hiç oralı değil…

VALİ HAYRETTİN GÜNGÖR!

HANİ hep derler ya; “Her yiğidin bir yoğurt yeyişi vardır…” diye…

Güngör’de o misal.

Siz bırakın Hayrettin Beye ulaşmayı, iyi ya da kötü bu memlekette yazıp çizen, memleketin sorunlarını dile getiren bendeniz, tam dört kez Büyükşehir Belediye Başkanı Özel Kalem Müdürü Alaettin Parlak’ı arayıp sekreterine not bıraktım, yine ulaşamadım.

Şimdi ben altını çizerek bir şey diyeceğim ama biliyorum bu sözümden sonra da benim de üstümü çizecekler!

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’a WhatsApp’tan mesaj attım; “Başkanım keşke Hayrettin Beyi Büyükşehir Başkanı değil de, bu kente Vali olarak atasaydınız…” diye…

Bilirsiniz daha çok büyükşehirlerde Valiler özel idare falan da kalmadığından icraatçı değil, protokolcüdür.

Bu nedenledir ki, çok fazla hizmet edecek alan bulamadıklarından kamu kurumu çalışanlarının kılık kıyafetleri, bindikleri araçları, boş yere klima açmayın diye tasarruf tedbirlerini vs. vs. genelgeyle idare yoluna giderler.

Ekonomi Bakanımızın da deyimiyle, bakın burası çok önemli!

Büyükşehir Başkanlığı bittikten sonra bir gün Hayrettin Beyin adını Valiler Kararnamesinde görürseniz hiç şaşırmayın!

SEN GÜLÜ NERENE TAKARSAN TAK!

MUSTAFA Karaslan’ın bir yazısının içinde Güngör’ün, hakkında yazacak çizecek gazetecileri umursamadığını, kendilerinin de değerlendirmeyi buna göre yaparak gazetecileri değerlendirecekleri mealinde sözler sarfetmiş.

Belki de ben yanılıyorum, yanılıyorsam düzeltsinler ama benim anladığım, milli ve dini günlerde basına verilen kutlama ilanlarında canını sıkanlara ambargo uygulayacak…

Kul, rızkını yer.

Doğru icraatlarını alkışlayıp tebrik edeceğiz, yanlışları da eleştireceğiz.

Birilerinin canı sıkılacak, ilanımız kesilecek vs. diye “eğriye eğri, doğruya doğru” demekten vazgeçmeyeceğimi kendi adıma ilan ediyorum.

Bu kadar ciddiyetten sonra konuyu bir Kaynana / Gelin fıkrası ile kapatalım:

Kaynana yeni gelinini alır karşısına ve “Bak kızım benim 3 halim var.

1. Gülü göğsüme takarsam o gün sinirliyimdir,

2. Gülü kulağıma takarsam o gün orta halimdeyimdir,

3. Gülü başıma takarsam o gün iyi halimdeyimdir.”

Sıra geline gelir; “Bak anne” der, “Benim 1 halim var. Sigaramı yakarım, bacak bacak üstüne atarım. Sen gülü k..ına da taksan, başına da taksan, ben yine kendi doğru bildiğimi yaparım.”

YATACAK YERİ YOK:

ŞAKŞAKÇILARIN!

KAHRAMANMARAŞ‘TA her dönemde “Gelen ağam giden paşam” diyen, “Kral öldü yaşasın yeni kral”cı zihniyetli ve her ne hikmetse her dönemde kendini hep ön plana çıkarmayı başarabilen, parti yönetimlerine girebilen, menfaatsiz, kişisel çıkarsız iş yapmayan şakşakçıların…

YATACAK YERİ ÇOK:

AHMET ÖKSÜZ

ÇIKTIĞI her TV programında ve İstanbul – Ankara’da yapılan toplantılarda “Maraşlı” olduğunu belirtip dolayısıyla memleketinin reklamını yapan, Türkiye’nin en güçlü meslek örgütlerinden biri olan İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçılar Birliği İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz’ün…