Küfür tek millettir sözünden yola çıkıldığında, sanırım bütün düğümler çözülecek, gerçek bütün tarafları ile su yüzüne çıkacaktır. Çünkü İslam Dünyasında yaşanan tüm çalışmaların içerisinde ve arkasında başta ABD olmak üzere beşli çetenin, koalisyon güçlerinin ve AB Ülkelerinin olduğu artık gün yüzüne çıkmıştır, bilmeyen kalmamıştır. Artık desteklerini alenen yapmaktadırlar. Bütün oyunlar büyük İsrail devletinin kurulması için tertip edildiği aşikârdır. Gün ve gün hedefe süratle yaklaşılmaktadır.

Bunun için, Hükümetimize iyi niyetle tavsiyelerde bulunmayı vazife addetmeliyiz. Bir numaralı meselemiz Dış Politika olup, barışı ve gerilimsi yaklaşımları baz almamız ve diyalogla çözüme gitmeyi hedeflememiz gerekir. Bunun için Güçlü Devlet, Güçlü Ordu prensibinden yola çıkarak, bütün imkânlarımızı o tarafa yönlendirmeliyiz. İsraftan ve şuursuz harcamaların önünün acilen tıkatılması gerekir.

Sayın Cumhurbaşkanımızın TOBB’ta yaptığı konuşma manidar olup, Montaj Sanayinin bize yakışmadığı, bir an önce yerli otomobil üretimine geçilmeli sözünü desteklememek mümkün değil. Ancak Hükümet olarak Üretici Firmalara gerekli desteği verip, güven verilirse, Devlet Millet işbirliği sağlanmış ve hedef yakalanmış olacaktır. Bu doğrultuda anlaşma sağlanamıyorsa Devlet olarak bütün imkânlar öne konularak üretime gidilmelidir.

Referandumla birlikte, toplum kutuplaşmış ve gerilmiştir. Maalesef bu dalgalar aynı canlılıkla devam etmekte olup sönmesini beklemekteyiz. Hâlbuki düşünmemiz gerekli en önemli mesele asgari ücret, işsizlik ve terördür. Bu hususta halen somut bir adım atılmadığı görünmektedir. Dolaysıyla yeni bir vizyona ihtiyacımız olduğu kaçınılmazdır. Referandumdan sonra yeni gelişmeler olacağı, gerek terör ve gerekse işsizlik ortadan kalkacağı söylenmekte idi. Ne yazık ki değişen bir şey görünmemektedir. Türkiye’nin sıkıntıları artarak devam etmektedir. Bu durum bize Türkiye’nin geleceğine dair içimizde bir umut kırıntısı dahi bulunmamaktadır. Türkiye’nin geleceği ekonomisinin üretken olup olmadığına bağlıdır.

Türkiye’nin nüfusu artıyor. Ama genç nüfusta azalma var. Ayrıca genç nüfusun büyük bir kısmı doğudadır. Ne yazık ki bunları istihdam edecek ve gelecek hazırlayacak bir program ve yatırım görünmemektedir. Sebebi ise gerek AB ve gerekse batının bünyemize uymayan dayatmalarından kaynaklanmaktadır. Kadınlarımıza Milli değerlerimize ve bünyesine uygun iş verilmemektedir. Bu kadın erkek eşitliği değil kadına zulümdür. Bunun ortadan kaldırılması için kadına yarım mesai verilip, geri kalan mesaisi ise evine çocuklarına verilmesi devlet alt yapısının güçlenmesine vesile olacak bir yapı oluşturulacaktır. Küfrün tek millet olduğu gözlerden kaçmaması, sosyal yaşantılarımızı kendi inanç ve kültürümüze uygun olarak yapmamız gerekirken Esenboğa Havaalanında gazetecilerin sorularını cevaplayan Sayın Cumhurbaşkanımız  “Türkiye’nin AB’den kopma derdinin olmadığını, çıkaracaklarsa da kendileri çıkarsın biz işlerini kolaylaştırırız” ifadesine yer verdi. Tekrar ediyorum küfür tek millettir. Bizim o birliktelik içerisinde olma çabamız zaten yersizdi. Yersiz olmaya da devam ediyor. Vesselam.  

 

Maraş Pusula Haber www.maraspusula.com / Yazar Ahmet Emiroğlu