Söz konusu paylaşımlarda Dilek, "Bir düş artık ateş, bir bırak yakamı yeter! Dakikada bir sirkeli aspirinli su kürü, ılık duş, buz gibi havada balkona çıkmaktan bayılacağım" ifadelerine yer verdi. Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkıp tüm dünyanın bir numaralı sorunu haline gelen yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) Türkiye'deki kurbanlarından biri de 33 yaşındaki Dilek Tahtalı oldu. Yüksek ateş ve halsizlik şikayetiyle hastaneye başvuran Dilek'ten geriye kalan sosyal medya paylaşımları ise virüsün etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. İstanbul'da özel bir hastanede kayıt görevlisi olarak çalışan Dilek Tahtalı (33), yüksek ateş ve halsizlik şikâyetiyle Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi'nde tedaviye alındı. Dilek'in durumu önceki gün ağırlaştı ve genç kadın tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. "KANSER TEDAVİSİ GÖRÜYORDU" CHP 24'üncü dönem Amasya Milletvekili Ramis Topal'ın yeğeni olan Dilek Tahtalı, Amasya'da toprağa verilirken, Haberler.com'un ulaştığı CHP'li Ramis Topal, yeğeninin küçük yaşlardan beri kanser tedavisi gördüğünü söyledi. Bahadır Çolak'ın sorularını yanıtlayan eski vekil, hastalık belirtilerinin ilk olarak 10 Mart akşamı grip olarak kendini belli ettiğini, yeğeni Tahtalı'nın ilk olarak Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne gittiğini oradan Samatya'daki İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildiğini söyledi. Ramis Topal, kendi çabalarıyla yeğenini Türkiye Hastanesi'ne sevk ettiklerini geçtiğimiz pazartesi günü ise Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Ve Araştırma Hastanesi'ne sevki yapıldığını ve bu hastanede hayatını kaybettiğini ifade etti. GERİYE SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI KALDI Evin tek çocuğu ve bekâr olan Dilek'ten geriye sosyal medya paylaşımları kaldı. Tahtalı 18 gün önce sosyal medyadan şu paylaşımları yapmıştı: "GECELERİ UYUTMUYOR" "Bir düş artık ateş, bir bırak yakamı yeter! Dakikada bir sirkeli aspirinli su kürü, ılık duş, buz gibi havada balkona çıkmaktan bayılacağım", "Burun tıkanıklığı, aşırı geniz akıntısı, baş ağrısı, halsizlik, gün sonu başlayıp gece uyutmayan kriz halinde gelen öksürük nöbetleri..."