Kudüs şairi olarak tanınan Yazar Nuri Pakdil, 18 Ekim 2019 yılında 85 yaşında vefat etti.

Vefatını ikinci yılında rahmet ve minnetle anılan Pakdil, kendisini "İslamcı" ve "devrimci" olarak nitelendiriyordu.

1934 yılında Kahramanmaraş’ta doğan Pakdil, ilkokuldan itibaren yazmaya başladı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1965 yılında mezun oldu.

1964 yılında İstanbul'da Yeni İstiklâl Gazetesi'nde sanat sayfaları düzenledi. Üniversite yıllarında Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç gibi sanatçı, edebiyatçı ve düşünürlerle yakın ilişkiler kurdu. Hukuk Fakültesi’nden 1965 yılında mezun olduktan sonra 1967 yılına kadar Hukuk Müşavirliği yaptı. Avukatlık stajını tamamladıktan sonra bu mesleği ilkelerine ters bulan Pakdil, avukatlık yapmadı. 1967 yılından 1973 yılına kadar Devlet Planlama Teşkilatı'nda uzman olarak çalıştı.

1969 yılında Edebiyat dergisini çıkardı. 1972 yılında da Edebiyat Dergisi Yayınları'nı kurdu ve 1984 yılına kadar devam etti. Edebiyat Dergisi Yayınları, 1972-1984 yılları arasında 18'i Nuri Pakdil imzasını taşıyan, 45 kitap yayımladı. Paris ve Roma'ya gitti; gezi izlenimlerini Batı Notları adlı kitabında anlattı. Nuri Pakdil, Edebiyat Dergisi'nde yazanlara müstear isimler takmakla meşhurdu. Kendisinin de 16 farklı ismi vardı. En çok "Ebubekir Sonumut" adını kullanıyordu.

1984 yılında kitap yazmaya ara verdi. 28 Şubat 1997 tarihinde Edebiyat Dergisi Yayınları'ndan çıkardığı “Sükût Sûretinde” isimli kitabıyla suskunluğunu bozdu ve ard arda kitaplar yayınlamaya başladı.

Devrimci bir şahsiyet

Kasım 2014'te Necip Fazıl Kısakürek Saygı Ödülü'nün ilkini aldı.

2014 yılında verdiği bir röportajda, "Kendinizden hep devrimci olarak söz ediyorsunuz. Neye karşı nasıl bir devrim?" sorusuna şu karşılığı vermişti:

İslamiyet'in hükümlerini egemen kılmak için devrim yapmak gerektiğine inanıyorum. Ona vurgu yapıyorum.

Aynı röportajda başka bir soruya da "Ne sağcıyım, ne solcuyum; ben sadece İslamcıyım efendim! Özgürlükçü, emekten yana olan dinden yanayım." karşılığını vermişti.

Ünlü selamlaması: Ne mutlu Müslümanım diyene!

Yazar, şair ve düşünür Nuri Pakdil'in bilinen ünlü bir selamlaması ise şöyleydi:

Sevgili arkadaşlar; Hepinizi anti emperyalist, anti kapitalist, anti sosyalist, anti nazizst, en önemlisi de Türkiye özeline ait olmak üzere anti firavunist bilinçle selamlıyorum.

Ne mutlu, ezeli ebedi ulu önderimiz Hazreti Muhammed'in şefaatçisi olanlara.

Ne mutlu Müslümanım diyene!

"Ankara'da yaşayıp da Ankara'dan nefret eden" Nuri Pakdil’in en sevdiği şehirler sırasıyla Mekke, Medine, Kudüs, Şam, İstanbul, Bitlis, Paris’tir.

"Bizim tek ulu önderimiz vardır, o da Hazreti Muhammed’dir"

Türk Edebiyatında Necip Fazıl Kısakürek ile başlayan Sezai Karakoç’la süren büyük akımın üçüncü halkası olarak gösterilen Nuri Pakdil uzun yıllar Edebiyat Dergisi'ni çıkarmıştı. Pakdil bir röportajında Hazreti Muhammed'i “Ulu Önder” olarak nitelemiş, Atatürk'ün “Ulu Önder” olarak anılmasına karşı çıkarak “Bizim tek ulu önderimiz vardır, o da Hazreti Muhammed’dir” demişti.

Kahramanmaraş'ta Tapu ve Kadastro Çalışanları Bir Araya Geldi Kahramanmaraş'ta Tapu ve Kadastro Çalışanları Bir Araya Geldi

Nuri Pakdil, hayatı boyunca hiç evlenmedi.

Ankara'da yaşayan Nuri Pakdil, bayram ziyareti nedeni ile gittiği Kahramanmaraş'ta kaldığı otelde 8 Haziran 2019 tarihinde küçük bir kaza geçirerek Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü, yapılan muayenesinde düşmeye bağlı olarak sol kalçasının kırdığı tespit edildi.

11 Haziran 2019 tarihinde Ankara Şehir Hastanesi'nde ameliyat oldu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Ankara Valisi Vasip Şahin, Pakdil'i hastanede ziyaret etti. Bakan Koca, ziyaret sırasında Pakdil'i Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonda görüştürdü.

Nuri Pakdil, 15 Ekim 2019 tarihinde üst solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle Ankara Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı ancak burada vefat etti.

Pakdil, 19 Ekim 2019'da İkindi namazına müteakip Hacı Bayram Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Tacettin Dergahında defnedildi.

Editör: TE Bilişim