Kahramanmaraş Orman Bölge Müdürlüğü tarafından Onikişubat ilçesi Tekir Mahallesi'ne 1972 yılında 100 dönüm araziye kurulan, yılda 4,5 milyon fidanın yetiştirildiği tesiste çalışan çok sayıda kadın, tohum ekmeden çapalamaya, tüp hazırlamadan yabancı ot temizliğine birçok işi büyük bir titizlikle yapıyor.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

Her bir aşamasına adeta anne eli değen fidanlar, başta yanan ormanların yeşillendirilmesi olmak üzere birçok bölgede kurak ve bozkır arazilerin ağaçlandırılmasında kullanılıyor.

Kooperatif aracılığıyla sezonluk çalışan kadınlar, adeta bebek hassasiyetiyle bakımını yaptıkları fidanlarla, Türkiye'nin yeşillendirilmesine katkı sunuyor.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerinin uygulandığı tesiste, bugünlerde 60 kadın çalışırken, bu sayı zaman zaman 200'e kadar çıkabiliyor.

- Fidanları evlatları gibi yetiştiriyorlar

Tekir Fidan Şefliğinde fidan yetiştirme teknikeri olarak görev yapan Selçuk Kara, AA muhabirine, kadınların fidan üretiminin olmazsa olmazlarından olduğunu belirtti.

Fidan üretiminin bölgedeki kooperatif aracılığıyla sağlandığını aktaran Kara, yapılan işlerin yüzde 90'ının el emeği ve göz nuru olduğunu söyledi.

Başkan Mahçiçek; Hayal bile edilemeyecek hizmetleri birlikte yaptık Başkan Mahçiçek; Hayal bile edilemeyecek hizmetleri birlikte yaptık

Tesiste çalışan kadınların fidanlara, tohumundan belirli bir yaşa kadar annenin bebeğe baktığı gibi şefkatle yaklaştığını dile getiren Kara, şunları kaydetti:

"Kadınlarımız bu işte bizim için önem arz etmektedir. Çünkü fidanlarımızın tohum haline getirilip ekilmesi, çimlenme ve bakım aşaması ayrı bir hassasiyet gerektiren bir iştir. Burada şu şekilde bir çalışma sistemimiz var. Çalışan arkadaşlarımız nasıl kendi evlatlarını yetiştiriyorlarsa bu fidanları da doğa için aynı evlatları gibi güzel bir ortamda yetiştirmekteler."

- "Sevgimizi ve şefkatimizi vererek daha çok verim alıyoruz"

Fidan işçilerinden 3 çocuk annesi Hidayet Aslan da 4 yıldır fidan üretiminde çalıştığını dile getirdi.

İşlerini gönülden yaptıklarını vurgulayan Aslan, şöyle devam etti:

"Geçimimi burada çalışarak sağlıyorum. Ağaçlarla uğraşarak hem onlara sevgimizi veriyoruz hem de doğaya katkımızı gösteriyoruz. Evimizdeki çocuklarımızı beslediğimiz gibi onları besleyerek sevgiyle, şefkatle ve gönülden yapıyoruz işimizi. Evimizde bir çocuğu kızgınlıkla yetiştirdiğimizi düşünelim. Nasıl verim alabiliriz? Ağaçlar da ormanlar da o şekilde... Onlara sevgimizi ve şefkatimizi vererek daha çok verim alıyoruz. Daha güzel sonuçlar elde ediyoruz, daha çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Evimizde çocuğumuzu yetiştirdiğimiz gibi fidanları yetiştiriyoruz. Her ağaç bir nefes oluyor."

Yetiştirilen fidanların ihtiyaca göre belirlenen bölgelere gönderildiğini aktaran Aslan, "Burada yetişen fidanları ihtiyacı olan yerlere gönderiyoruz. Biz bu işi severek ve mutlulukla yapıyoruz. Doğayla uğraşmak insana mutluluk ve huzur veriyor. Hem psikoloji açısından hem de ağaçların vermiş olduğu huzur açısından çok güzel. Yeşilliğin ve doğanın vermiş olduğu huzur hiçbir şekilde tarif edilemez. Bunu biz burada görüyor ve yaşıyoruz." diye konuştu.

Aslan, binbir emek vererek yetiştirdikleri fidanların bir kibritle yakıldığını görünce üzüldüklerini belirterek, insanların doğaya ve ağaçlara sevgiyle yaklaşması gerektiğini sözlerine ekledi.

Fidan işçilerinden 4 çocuk annesi Bayram Akçadağ ise 10 yıldır fidan üretiminde çalıştığını anlatarak, "Bir bebeği nasıl büyütüp besliyorsun, fidanları da aynı çocuk gibi büyütüp besleyip, dağlara yolluyoruz. Çok şükür Allah'ıma. Benim evimde çocuğumu askere yollayacak param yoktu. Çok şükür burada çalıştım. Buranın parasını çocuğumu askere yollama parası eyledim." şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim