Korona Virüs salgını sebebiyle alınan tedbirler üst seviyeye çıkarken, Enerji Piyasası Denetleme Kurumu bazı sayaçların 3 ay süreyle okunmayacağını ve son iki yıl dikkate alınarak aynı döneme göre kullanılan sarfiyatın ortalamasının baza alınacağını duyurdu. Akedaş ise konuya açıklık getirerek üç aylık süreyle sayaç okumama işleminin tüm abonelerde değil sadece idare tarafından tedbir amaçlı kapatılan ve karantinaya alınmış aboneler için geçerli olduğunu belirtti.

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de korona virüsle etkin mücadele kapsamında alınan kararlar bir bir uygulamaya girdi. Türkiye’deki elektrik abonelerinin mağdur olmaması için yeni bir karar alan Enerji Piyasası Denetleteme Kurumu bazı abonelerin sayaçlarının 3 ay süreyle okuma işleminin olmayacağını, son iki yılda aynı dönemde kullandığı sarfiyatın ortalamasının fatura edileceğini belirtmişti. Kahramanmaraş ve Adıyaman’ın Enerji dağıtım işlemini yürüten Akedaş Elektrik Dağıtım A.Ş ise özellikle sosyal medyada bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak için sayaç okumama işleminin tüm aboneleri kapsamadığını belirterek konuya açıklık getirdi.

Karara ilişkin Yazılı bir açıklamada bulunan AKEDAŞ, Kovid-19 ile mücadele kapsamında salgının yayılmasını engellemek ve sosyal izolasyonun en iyi şekilde sağlanması amacıyla Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından elektrik sayaç okumalarına ilişkin yeni bir düzenleme olan ve sınırlı bir süre için uygulanacak olan ‘Kıyasen Fatura Düzenlemesi’ uygulaması getirildiğini ifade etti.

Bu uygulama tüm sayaç okumalarında değil sadece karantinaya alınan ve idari kararlarla sayaç okumalarının durdurulduğu yerleşim yerleri ile sayaç okuma yapan çalışanların sosyal mesafelerini koruyamayacağı durumlarda gerçekleştirileceğine dikkat çekti.

Açıklama şöyle; “Elektrik dağıtım hizmeti vermiş olduğumuz Adıyaman ve Kahramanmaraş İlleri genelinde idari kurumlar tarafından alınmış herhangi bir karantina uygulaması kararı bulunmadığından dolayı dağıtım bölgemizde hâlihazırda “Kıyasen Fatura Düzenlemesi” uygulaması yapılmadan rutin sayaç okuma işlemlerine gerekli tüm tedbirler alınmış şekilde devam edilmekte olup ancak yukarda bahsedilen durumların oluşması halinde bu yönteme başvurulacaktır.

EPDK tarafından duyurulduğu üzere Elektrik faturalarına ilişkin Kıyasen Fatura Düzenlemesinin detayları şu şekildedir: Kurumumuz (EPDK) tarafından yapılan Kıyasen Fatura Düzenlemesi’nin önceliği hem sektör çalışanlarının hem de tüketicilerimizin sağlığının korunmasıdır. Böylece saha çalışanlarının azami düzeyde izolasyonu da sağlanacaktır.

Alınan kararla vatandaşlarımızın faturalarına hiçbir şekilde ilave bedel çıkartılması söz konusu değildir. Sayaçlarda yer alan değerlerin okunması esas olmakla birlikte okuma esnasında yaşanabilecek yakınlaşma, sosyal mesafenin ortadan kalkabileceği durumları ortadan kaldırmak hem vatandaşların hem de çalışanların korunması sağlanacaktır.

Yeni tip koronavirüsle mücadele kapsamında elektrik faturalarında kıyasen fatura düzenlemesi ülkemizin tamamında uygulanmayacaktır.

İdari kararlar nedeniyle faaliyetleri geçici süreyle durdurulan iş yerlerinde kıyasen fatura düzenlenmeyecektir. Hataen fatura düzenlenmesi durumunda yapılacak olan başvurular neticesinde gerekli düzeltmeler ivedilikle yapılacaktır.

Meskenler için ise tüketimin olmadığı şirketler tarafından tespit edilebilen öğrenci evi, karantina veya sağlık sebepleri ile boşaltılan evlerde tüketimin olmaması nedenleri ile zaten kıyasen bir fatura çıkartılması söz konusu olamaz, bu şekilde tüketimi olmayan ve kapalı olan yerlere fatura düzenlenmeyecektir.

Özellikle tüketicilerimizin dönemsel değişen tüketimlerimiz nedeni ile geçmiş tüketimlerinin kış aylarında olanların dikkate alınmasının fatura tutarını arttıracağı endişesi ise yersizdir. Şöyle ki geçmiş aylar değil geçmiş 2 yılın aynı tüketim döneminin ortalaması üzerinden hesap yapılacağı, geçmiş dönem tüketimlerinin olmaması halinde emsal tüketim veya tüketici beyanı ile kıyas yapılacaktır. Hiçbir vatandaşımıza Ocak veya Şubat tüketimleri baz alınarak Haziran ayında fatura çıkartılamaz.

Aşağıda yer alan bölgeler dışında ülke genelinde rutin sayaç okuma işlemleri devam edecektir.

KARANTİNAYA ALINAN BÖLGELERDE

İdari kararlar sebebiyle sayaç okumalarının durdurulduğu bölgelerde

Sosyal mesafenin korunmasının mümkün olmadığı bölgelerde

Mahsuplaşma sonucu fazla alınan tutar olursa ya da itiraz edilir ise tüketicilere muhakkak defaten iade edilecektir.

Kıyasen fatura düzenlemesi son 3 ayın değil önceki iki yılın aynı ay ortalamaları baz alınarak belirlenecektir. (Örneğin Mayıs ayı için düzenlenecek faturada 2018 ve 2019 yılı Mayıs aylarına ilişkin kullanım yerinin tüketim ortalaması kullanılacaktır.)

Sayaçların uzaktan okunabildiği uzaktan sayaç okuma sistemleri kurulmuş olan tüketicilerimiz (ki bunlar sanayi ve ticarethane yoğunlukludur) için sayaç değerleri üzerinden işlem yapılmaya devam edeceğinden bu yerlerin tüketimini düşürmesi veya artırması halinde bile gerçek fiili tüketim değeri üzerinden fatura çıkarılacaktır.”

Kahramanmaraş’ta tek kullanımlık solunum cihazı için geri sayım başladı

Kahramanmaraş’ta Göğüs Cerrahi Uzmanı Dr. Mahmut Tokur, tersine mühendislik sayesinde teknik özelliğini çözümlediği ithal solunum cihazının seri üretimi için çalışmaların son aşamaya geldiğini söyledi.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Mahmut Tokur, kendisine ait Araştırma ve Geliştirme Merkezinde yerli solunum cihazı ile ilgili çalışma başlattı.

Korona virüs vakalarının artmasıyla solunum cihazlarının gerekliliğinin de artacağına işaret eden Dr. Tokur, “Korona virüs hayatımızda önemli bir yere oturmuş problem. Virüs çok hızlı bir şekilde insan vücuduna girip hayati organlara zarar vererek insanın ölmesine neden olmaktadır. Bu organların başında da ciğerler geliyor. Ciddi şekilde solunum yetmezliğine neden olarak insanların solunum cihazına bağlanmasını ve eğer yeterli ilaç tedavisi de alamamışsa maalesef hayatını kaybediyor. Bu olay hızlı yayılıyor ve ülke olarak en kötü senaryolara hazırlanmaya çalışıyoruz. Bunlardan bir tanesi de tıbbi donanımlarımızı geliştirip sayılarını artırmaktır. Basında da yer aldığı gibi yerli solunum cihazlarının üretimiyle ilgili, çok doğru ve akılcı bir yaklaşım ancak, bir anda beklenmedik düzeyde solunum cihazına bağlanması gereken hasta grubu ortaya çıktığında muhtemelen bu cihazların üretilmesi salgının hızla artması nedeniyle yetişemeyecek" dedi.

Elektriksel bir ihtiyaç yok

Böyle bir durumda hastaları en azından belli bir süre hayatta tutabilecek cihazları araştırdıklarını kaydeden Dr. Tokur, "Bunların başında da tek kullanımlık kısa süreli solunum cihazları oldu. Buradaki solunum cihazları ise diğer elektromekanik ventilatörlere göre elektriksel bir ihtiyacın olmaması ve pratik şekilde her yerde uygulanabilmesidir. Örneğin İran’da büyük bir alışveriş merkezini hastaneye dönüştürdüler ve bizde de böyle bir durum olduğunda biz bu alanlarda bu cihazları kullanabileceğiz. Ya da ilçede bir hasta oldu ve bu hastanın yoğun bakıma sevki sırasında da böyle bir cihaz kullanılabilecek" diye konuştu.

"Seri üretime geçeceğiz"
Yaşı ileri olan ve başka hastalıkları olan bir kişinin solunum cihazına bağlanması durumunda solunum cihazından çıkmasının zaman alacağına dikkat çeken Dr. Mahmut Tokur, "Bu sürede genç birisi hasta olduğunda belki bir iki günlük solunum cihazına bağlanması süreciyle hayata dönebileceği için çalışmamızı da bu yönde ele aldık. Bu ürün aslında ithal bir ürün ve elimizde var olan cihazı tersine mühendislikle teknik özelliklerini çözmeye çalıştık ve başarıp teknik çizimlerini tamamladık. Bünyemizdeki atölyemizde prototipini geliştirme aşamasındayız ve denendikten sonra olası hatalar da giderildikten sonra seri üretim aşamasına gelebileceğiz. Tesisimizde ise bu ürünün bütün parçalarını üretecek konumdayız” diye konuştu.