Milliyetçi Hareket Partisi'ni kuran, oluşturduğu ideolojiyle siyaset yelpazesinde varlığını her zaman sürdüren bir yer açan Alparslan Türkeş'in vefatının üzerinden 24 yıl geçti. Alparslan Türkeş, 1917'de İngiliz işgali altındaki Kıbrıs'ta dünyaya geldi. 1933'te ailesiyle Türkiye'ye gelen Türkeş'in hayali asker olmaktı. Kuleli Askeri Lisesine girdi, İstanbul Harp Okulundan mezun oldu. 1940'ta Muzaffer Ana ile evlenen Türkeş, 5 çocuk sahibi oldu. Eşi Muzaffer'i 1974'de kaybeden Türkeş, 2 yıl sonra Seval Türkeş ile evlendi. Bu evliliğinden de iki çocuğu oldu. Hindistan'a sürgüne gönderildi Türkiye, 27 Mayıs 1960 darbesinden Alparslan Türkeş'in okuduğu bildiriyle haberdar oldu. Darbeden sonra Başbakanlık müsteşarı oldu. Ancak uzun sürmedi, aynı yıl Hindistan'a sürgüne gönderildi. Milli Birlik Komitesi'ne Yeni Delhi'den yazdığı mektupla "Menderes'i asmayın" uyarısı yaptı. 1963'te Türkiye'ye dönen Türkeş, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisine katıldı, ardından partinin genel başkanlığına yükseldi ve 1965'te milletvekili seçildi. Türkeş, artık milliyetçilerin "Başbuğ"uydu. Darbeciler tüm siyasi partiler gibi MHP'yi de kapattı Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisini, Milliyetçi Hareket Partisine dönüştüren Türkeş, logosunu da üç hilal olarak değiştirdi. Çizdiği yol ise Türk milliyetçiliğiydi. 1975'te iktidara ortak olan Türkeş, Süleyman Demirel ve Necmettin Erbakan ile birlikte Milliyetçi Cephe hükümetlerinde yer aldı. Ülkü Ocakları ve Büyük Ülkü Derneği'ni kurdu. 12 Eylül 1980'de darbeciler tüm siyasi partiler gibi MHP'yi de kapattı. Türkeş 4,5 yıl tutuklu kaldı. Yeniden siyaset sahnesine çıkmak için 6 Eylül 1987 halk oylamasını bekleyen Türkeş, siyasi yasağı kalktıktan sonra Milliyetçi Çalışma Partisi'nin başına geçti. Ardından yeniden Milliyetçi Hareket Partisi'nde dönüştürdü. 10 binlerce kişinin katılımıyla son yolculuğuna uğurlandı Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi nedeniyle 80 yaşında vefat etti. Türkeş, soğuk, karlı bir güne rağmen 10 binlerce kişinin katılımıyla son yolculuğuna uğurlandı.