Prof. Dr. Karaoğlanoğlu, "Gülüş tasarımı, size kişisel özellikleriniz ve isteklerinizle doğallık ve fonksiyonu birleştirerek yüzünüze en uygun ideal gülümsemeyi oluşturmaktır." dedi. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serpil Karaoğlanoğlu, "Porselen lamina ve yaprak porselen, daha çok dişlerinin görünümünden hoşnut olmayan hastalarda uygulanan, dişlerin sadece ön yüzeylerinden minimum düzeyde kaldırılan maddenin yerine yapıştırılarak, istenen görüntü ve rengin sağlanmasında kullanılan estetik bir yöntemdir." dedi. Restoratif Diş Tedavisi Uzmanı Karaoğlanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gülmenin, yüzümüzdeki pek çok kas grubunun çalışmasıyla oluşan ve dişlerimizin göründüğü bir mimik olduğunu dile getirdi. Gülüşü etkileyen pek çok faktör olduğunu ifade eden Karaoğlanoğlu, "Güzel bir gülüş için öncelikle yüz biçiminizle dudak yapınızla uyumlu dişlere sahip olmanız gerekir. İşte gülüş tasarımı, size kişisel özellikleriniz ve isteklerinizle doğallık ve fonksiyonu birleştirerek yüzünüzde en uygun ideal gülümsemeyi oluşturmaktır. Gülüş tasarımı oluştururken dişlere en az madde kaybını vererek kişinin yaş, cinsiyet, meslek, yüz şekli, dudakların ve dişlerin durumuna göre en iyi şeklin verilmesi gerekir. Restoratif diş tedavisinde gülüş tasarımı yapılırken direkt ve indirek lamina uygulamalarından faydalanılır." diye konuştu. Karaoğlanoğlu, mine dokusunu koruyarak yapılan lamina uygulamasında, sağlam yapıları ve bozulmayan renkleriyle dişlere doğal bir güzellikle kazandıran yöntem sonucunda hastaların daha rahat ve estetik gülümseme elde ettiğini söyledi. Son yıllarda estetik amaçlı porselen ya da kompozit lamina yapımının giderek yaygınlaştığını belirten Karaoğlanoğlu, şunları kaydetti: "Dişlerin şekillerini ve renklerini kalıcı bir şekilde değiştirmek isteyen, kırık veya çatlak dişlerin tedavisi için, diş rengini beğenmeyen, antibiyotik nedeniyle renklenmiş dişleri olan ve kalıcı beyazlık isteyen, gülüşünü beğenmeyen hastalarda gülüş tasarımı ya da hafif çapraşık dişlerin düzeltilmesi amacıyla kullanılan porselen çalışmaları teknik olarak sadece laboratuvarlarda yapılabilmektedir. Oysa kompozit lamina çalışmaları hem laboratuvarlarda hem de ağız içinde doğrudan dişlerin üzerine yapılabilmektedir. Kompozit laminaların dişlerin üzerine doğrudan yapılabilmesi hem diş hekimleri hem de hastalar açısından özellikle zaman, emek ve ekonomik açılardan kayda değer avantajlar sağlayabilmektedir. Lamina uygulaması çoğu kez bir seansta bitirilebilir. Ancak, uygulanacak seans sayısı yapılacak işleme göre değişir. Genellikle 30 ile 60 dakika arasında süre yeterli olur. Bu süre sonunda, yeni ve estetik dişlerle diş hekiminizden ayrılmış olursunuz." "Kompozit laminalar uzun yıllar kullanılabilir" Karaoğlanoğlu, kompozit laminaların ağız hijyenine dikkat edilmesi kaydıyla uzun yıllar kullanılabileceğini belirterek, şöyle konuştu: "Porselen lamina ve yaprak porselen, daha çok dişlerinin görünümünden hoşnut olmayan hastalarda uygulanan, dişlerin sadece ön yüzeylerinden minimum düzeyde madde kaldırmak suretiyle dişin ön yüzeyine yapıştırılarak istenen görüntü ve rengin sağlanmasında kullanılan estetik bir yöntemdir. Bu yaprak porselenler yaklaşık 0,3-0,5 milimetre kalınlıkta, istenen boy ve formlarda olup, özel bir yapıştırıcı sayesinde dişlerin ön yüzeyinden minimum düzeyde kaldırılan üst tabakanın yerine yapıştırılır. Bu yöntemin klasik bildiğimiz porselen kronlardan en önemli farkı, yaprak porselende dişten çok az miktarda mine dokusu kaldırılarak yapılmasıdır ki bu yönü ile yapılan en koruyucu tedavi şeklidir."