“Evi hapishane gibi düşünmemek lazım, en önemlisi evimizde mutlu olmayı öğrenmeliyiz. Ev, keyifli, huzur veren, rahat edilen, mutlu olunabilecek şekilde düzenlenmeli. Herkes kendi evini bu hale getirmeli çünkü gelecekte insanlar daha az sosyal olacaklar. En güvenli yer evimiz...”

Prof. Tevfik Özlü Koronavirüsün hayatımızı nasıl değiştirdiğine ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:

‘’Koronavirüs tüketici taleplerini değiştirdi ve daha da değiştirecek. Bugüne kadar dışarıda yemek yiyelim, ya da kahve içmeye gidelim vakit geçirelim diye düşünüyorduk ama bundan sonra bu talep azalabilir. İnsanlar kendilerini güvende hissetmeyebilir, evde olmayı tercih edebilirler.

EVDE KALMAK DÖRT DUVAR ARASINDA KALMAK DEĞİLDİR

Evde keyifli vakit geçirebiliriz. Hane halkı için keyifli ve verimli etkinlikler yapılabilir. Dijital dünyayı kullanabiliriz, bizi evdeyken dünyaya açıyor. İnternet üzerinden dünyanın herhangi bir şehrini, müzelerini gezebilirsiniz, canlı konser dinleyebilir, dizi, film izleyebilirsiniz. Evde kalmak demek dört duvar arasında kalmak demek değildir. Bu süreçte evde mutlu olmayı öğrenirsek, evde kalmaktan o kadar da bunalmayız. Evi hapishane gibi düşünmemek lazım. İnsanlar evlerinde mutlu olabilir ya da mutlu olmayı öğrenmeliyiz.

ÇİÇEK YETİŞTİRİP EVCİL HAYVAN BESLENEBİLİR

Evi daha yaşanılabilir hale getirmek için plan yapabilirler. Ev, keyifli, huzur veren, rahat edilen, mutlu olunabilecek şekilde düzenlenmeli. Herkes kendi evini bu hale getirmeli çünkü gelecekte insanlar daha az sosyal olacaklar. İleri ki zamanlarda daha bireysel olup evde yaşamayı öğrenecekler. Sadece koronavirüs için değil bundan sonra buna benzer salgınlar söz konusu olabilir. Güvenli olan yer evimiz, bunu hep beraber anlamış olduk. Çiçek yetiştirmeyi öneriyorum. Evcil hayvan beslenebilir’’.