Felaket zamanlarının ortaya çıkardığı, felaketi birlilikte göğüsleme, yaraları birlikte sarma olgunluğu,halk arasında din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmadan başarmak bizim dayanışma geleneğimiz.

Bir felaket, bir acı, bir trajedi yaşandığında…

El ele vererek yükü birlikte omuzlama…

Yardımlaşma ve paylaşma tipi ortaya çıkıyor:

Tıpkı kurtuluş savasında ülkenin dört bir köşesinden, Cephelere gönderilen vatan evlatları gibi…

-Elazığ ve Malatya’da yaşanan deprem bölgesine de benzeri duygularla koştular ellerinde kazmalarıyla, kürekleriyle, yaşam malzemeleriyle. Depreme maruz kalan travma yaşayanların yanlarında oldular,acılarını paylaştılar,toprağa düşenlerin ellerinden tutup kaldırdılar.

-Bu dayanışma dünya milletlerine örnektir.

- Bu yardım koşuşturması içimizden gelen merhamet duygusundur.

-Bu durumu şu şekilde ifade etmek de mümkün:

-Bir felaket, bir acı, bir trajedi yaşandığında...

Toplum hemen “organize oluyor” olay yerine yaşam malzemeleriyle birlikte intikal ediyor:

-Kendilerine ihtiyaçları olan kardeşlerine... Yardıma koşuyorlar, yaralara merhem olmaya çalışıyorlar, bir şeyler yapmak için çırpınıyorlar adeta.

Yardımlarla doldu taştı deprem bölgesindeki depolar.Bu dayanışma örnek oldu tüm dünya milletlerine. Hep böyle duyarlı olalım, birlikte olursak, el ele verirsek, yaşanabilecek her türlü felaketi birlikte aşarız.

Türkiye’m…