Edirne’de son bir ayda sınır hattına yakın köylerde, göçmenlerin donarak ölümü ve bunun yanı sıra vücutlarında şiddetli darp izleri ve yarı çıplak vaziyette Yunanistan'dan gönderilerek Türk köylerine sığınmaları, deport ya da push back olarak adlandırılan ‘geri itme’ iddialarını tekrar alevlendirdi. Yunanistan’dan ‘mülteci’ terörü Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB) ve uluslararası anlaşmalarla göçmenlere karşı yapılan darp, işkence ve zulmün önüne geçilmeye çalışılırken, Türk-Yunan sınırında yaşanan ve 3 kaçak göçmenin donarak ölmesi ile sonuçlanan olayın ardından, Yunanistan’ın bu kararları ihlal ettiği ileri sürüldü. Orantısız güç ve zulmü Edirne Valiliği İl Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi’ne getirilen kaçak göçmenlerin, yetkililerle yaptığı görüşmeler ve vücutlarındaki darp izleri, Yunanlı güvenlik güçlerinin sınır hattında uyguladıkları orantısız güç ve zulmü gözler önüne serer nitelikte olduğu kaydedildi. Öte yandan, Edirne’de bu yılın ilk 11 ayındaki rakamlara göre sınır hatlarında yasa dışı yollarla yurt dışına kaçmak isteyen göçmen sayısının 70 binin üzerinde olduğu belirtildi. Vücutlarındaki darp izleri dehşeti gözler önüne seriyor Yunanistan'dan darp edilerek, yarı çıplak halde zorla Türkiye'ye gönderildiklerini iddia eden kaçak göçmenler, 12 Kasım'da Edirne'nin Uzunköprü ilçesine bağlı Kiremitçisalih köyü kahvesine sığınarak, Türk halkından yardım istedi. Köy sakinlerinin yardımlarının ardından jandarma ekipleri, tedavilerini yaptırdıkları göçmenleri Edirne Valiliği İl Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi’ne teslim etti.