Herkesin sabırsızlıkla beklediği yazın geldiğini belirten Op. Dr. Muhammet Dilber, sıcakların arttığı ortamda biraz ferahlamak için suya temasın da çoğalacağına dikkat çekerek, “Bazen bir avuç suyla, bazen de havuzda veya denizde yüzerek rahatlamak istiyor insan. Ama ferahlamanın bedeli ağır olabiliyor ve tedbirsizlik sefamızı cefaya çevirebiliyor bazen” dedi. Yüzmeyi büyük küçük herkesin çok sevdiğini ve de sağlık için oldukça faydalı bir spor olduğunu dile getiren Dilber, şöyle devam etti;“Hele yaz aylarında bedenimize temas eden o güzelim serin sulara hiçbirimiz hayır diyemesek de bazılarımızın oldukça dikkat etmesi gereken bir durum deniz ve havuz sefaları. Özellikle havuz sonrası dış kulak yolu iltihapları çok can sıkıcı olabiliyor bu dönemlerde ve orta kulak iltihabından daha şiddetli bir ağrıyla hastaları bizlere getiriyor maalesef. Esnerken, yemek yerken çenemizi her hareket ettirdiğimizde ortaya çıkan şiddetli ağrılar gün içerisinde havuzda geçirdiğimiz tüm güzelliklerin bıraktığı hoş izleri hafızamızdan silip götürebiliyor bir anda. Kulağına tüp takılmış olan veya kronik orta kulak sorunu yaşayan çocukların ailelerinin özellikle yaz mevsiminde dikkatli olmaları gerekiyor. Aksi halde bırakın tatilin keyfini çıkarmayı, kabusa dönüşen bir dönemi yaşamak zorunda kalabilirler. Gecenin bir vakti yatağından şiddetli bir ağrıyla uyanıp anne babasıyla perişanlık içinde hastane hastane dolaşan bir çocuğun halini hiçbir anne baba görmek istemez, dahası böyle bir nahoş hadiseyi güzelim tatil uykusundan kalkıp hiç kimse yaşamak istemez.” Buşon denilen dış kulak yolunda kir birikmesi sorununu sıklıkla yaşayanların yaz mevsimine girmeden doktora başvurup kulaklarını temizletmeleri gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Muhammet Dilber, böylece havuzda su alıp şişen ve işitme azlığı, ağrı, tıkanıklık yapabilen oldukça rahatsız edici bu durumun tatillerini berbat etmesinin önüne geçmiş olacaklarını kaydetti. Kronik orta kulak iltihabı olup kulak zarı delik olanlar ya da operasyonla kulağına tüp takılmış olanların da kulaklarına su kaçırmamak için oldukça dikkatli olması uyarısında bulunan Dilber, şu önerileri sıraladı; “Suya girerken mutlaka kulak tıkacı kullanmalılar ve bone takmalılar. Dış kulak yolu için özel olarak tasarlanmış kulak tıkaçları kulağa su kaçmasını önleyerek orta kulakta çıkabilecek iltihapların önüne geçecektir. Sık dış kulak yolu iltihabı geçiren ya da dış kulak yolunda egzaması olanlar özellikle havuzlarda enfeksiyon riski arttığı için bu dönemlerde kulaklarını çok fazla kaşımaktan ve yabancı cisimlerle kulaklarını kurcalamaktan kaçınmalılar. Havuz suyunun düzenli olarak klorlandığı, devamlı filtreleme sistemleri olan havuzlar tercih edilmeli. Seçilen havuzda koku olmamalı. Havuza girerken kesinlikle duş alınmalı, özellikle eller ve ayakların temizliği için antiseptikler kullanılmalı. Ciltte sıyrığı, kesiği, mantarı ve diğer enfeksiyonları olan kişiler, bu durumları iyileşinceye kadar havuza girmemeliler. Aksi halde havuz için enfeksiyon kaynağı olup sağlıklı kişilere de bulaş riskini artırmış olurlar. Kulak sorunu olanların yüzmeden sonra kulaklarında kalan suyu başını sağa ve sola sallayarak çıkarmaları, kulak kanalının giriş kısmını pamuklu çubukla, aşırıya kaçmadan nazikçe temizlemeleri gerekir. Havuzdan sonra mutlaka duş alınarak cilt temizlenmeli, dış kulak yolu kurulanmalı ve güneşe maruz kalmış bölgelere nemlendirici kremler uygulanmalı.”