ÖZELLİKLE bizim yaş grubumuzdaki orta yaş jenerasyondan 34 kişiye, “Şu andaki dönem hariç, otuz saniyede 1980 ihtilali sonrasındaki -Maraş merkezden- milletvekillerinden aklında kalan kaç kişi var?” diye sordum.

34 kişi, sadece dört kişinin adını sayabildi.

  1. Ali Doğan
  2. Mehmet Sağlam
  3. Sıtkı Güvenç
  4. Uğur Dilipak

Aslında ilk iki isim haricinde sonraki iki isim beni çok şaşırttı.

Ali Doğan, kendi kişiliğinden kaynaklanan nedenlerle zaten efsane bir isim, onu anlarız…

Mehmet Sağlam bakanlık yaptı, onun da hatırlarda kalması çok olağan…

Ya peki Sıtkı Güvenç ve Uğur Dilipak isimleri neden hafızalarda kalır?

Arşivi açtım ve her iki milletvekilinin de ilk seçildikleri seçimdeki kullandıkları sloganlara baktım.

Sıtkı Bey, hep şu üç cümleyi öne çıkartmış:

  1. Dinleyeceğiz, ortak akıl oluşturacağız.
  2. Toplumsal öncelik, önceliğimiz olacak.
  3. Bütün işimiz hizmet olacak.

Peki Sıtkı Bey vekilliği döneminde bu üç sloganı realize etmiş mi?

Hem de sonuna kadar!

Her vatandaşın telefonuna çıkmış, hiç kimsenin parti kimliğini sormadan “Maraşlı olması yeter” deyip, elinden gelen çabayı sarfetmiş ve vatandaşla bir gönül bağı kurmuş.

Sonuç: İz bırakan bir eski milletvekili olarak hafızalarda yer etmiş.

Mehmet Uğur Dilipak ise tek bir tane, dümdüz bir sloganla yola çıkmış: “İçinizden biri…”

Peki Dilipak sloganını realize etmiş mi?

O da aynı Sıtkı Bey gibi sonuna kadar sloganına sadık kalmış.

Dün “Bizim Uğur’du, bugün de bizim Uğur” olarak kalmış, başı ağrıyanın dişi ağrıyanın aspirini olmuş.

BU MAHALLENİN ÇOCUĞU OLABİLENLER

HANİ Büyükşehir’deki memur gibi sadece poz vermek için çay ocağı kürsülerine oturmamış, zaten oraların çocuğu olduğunu hiç unutmamış.

Her iki milletvekili de yapmacıklık yapmamış, kimseyi kırıp dökmemiş, partili partisiz herkesin, her kesimin gönlüne girmeyi başarabilmiş…

Keşke Büyükşehir’deki memurda kininden, kibirinden, aristokrat yönetici modundan çıkabilse…

Mâlumunuz, Büyükşehir’deki memur arkadaşın geldiğinden bu yana muhtarından STK Başkanına, gazetecisinden bürokratına kırıp dökmediği kimse kalmadı.

Hülasa burası Kahramanmaraş…

Burada öyle “aristokrat başkanlık” havaları ile değil, içimizden biri olanlar, yani “bu mahallenin çocuğu olabilenler”in, gittikten sonra izleri kalıyor ve iyi olarak anılıyor.

YATACAK YERİ YOK

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN

AKSU Çayında su içen hayvanların bile ölmesi karşısında kılını kıprdatmayan bölgedeki fabrikatörler ile bu faciya sessiz kalıp kabuğuna çekilen Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkililerinin…

YATACAK YERİ ÇOK

BU POLİSLERİN

GÖREV yaptıkları mahalde en insani davranışı sergileyerek sokak hayvanlarını besleyen Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı, başta Büro Amiri Fırat Sedefoğlu olmak üzere bütün polis memurlarının…