6G, yeni girilen ortamlarda vücudun daha önce hiç rastlamadığı mikroorganizmaları tespit edip alarm verilmesini sağlayacak uygulamalara imkan tanıyacak. Böylece salgınlar başlamadan önlenecek. Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz Bayat ve ABD’de 5G ve ötesi araştırmaları yürüten Dr. Volkan Sevindik, dünyada 5G uygulamalarında gelinen son durumu ve 6G teknolojisinin geliştirilmesine yönelik çalışmaları değerlendirdi. 2021 yılının ABD’de 5G’nin kurulum ve uygulama yılı olacağını ifade eden Prof. Dr. Oğuz Bayat, “6G konusundaki çalışmalar henüz araştırma aşamasında. Şu anda 6G ağının özellikleri tanımlanıyor. Bunun ardından standart geliştirme çalışmaları başlayacak. Bu aşamada baz istasyonu, çekirdek network ve diğer bileşenlerin özellikleri ayrıntılı şekilde belirlenecek” dedi. 6G, 2025 sonunda devreye girecek Prof. Dr. Oğuz Bayat’ın verdiği bilgilere göre 6G’ye yönelik standart belirleme ve geliştirme çalışmalarına paralel, üreticiler de uygun yazılım ve donanımları geliştirme yolunda ilk adımları atacak. Mevcut plana göre ilk testlerin 2025 yılında yapılması ve performans analizlerinin ortaya çıkarılarak 2025 yılının sonlarına doğru kullanıcıların hizmetine sunulması planlanıyor. ABD’de 6G haberleşme teknolojilerinin hız ve veri gecikme gereksinimlerinin tartışılmaya başladığını belirterek “2025 yılında 6G teknolojisine geçilmesi planlanıyor. 5G’den 6G’ye geçiş yazılım güncellenmesiyle sağlanacak. Dolayısıyla 6G’ye geçiş, 5G’ye geçişten çok daha hızlı gerçekleşecek” diye konuştu. 6G teknolojisinin 5G’de kullanılan frekanslardan daha yüksek frekanslar kullanacağını belirterek “5G’den 50 kat daha hızlı olacak. 1 Terabit seviyesindeki hızlar kullanılmaya başlanacaktır. 5G’yi bilmeden 6G çalışılamaz Dr. Volkan Sevindik, bu alanda çalışmak isteyen akademisyen ve araştırmacılara yönelik önerilerde bulunurken 6G teknolojisi üzerinde çalışabilmek için 5G teknolojisini çok iyi bilmek gerektiğini vurguladı. Şu anda Türkiye’deki çalışmaların tümünün 5G çalışmaları olduğunu vurgulayan sevindik “Biz yaptığımız akademik çalışmaların sonuçlarının servis operatörleri tarafından kullanılmasını ve mevcut baz istasyonları yazılımlarına entegre edilmesini hedeflediğimizden, bu şekilde yapılan 6G çalışmalarının başlamadığını söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı. 5G’nin en önemli özelliklerinden biri veri iletiminde çok düşük gecikme yaşanması olarak gösteriliyor. 5G’de 1 milisaniye seviyesindeki gecikme 6G’de 0.1 milisaniye, yani 5G’dekinin onda biri seviyesinde” diye konuştu. Yeni teknolojiler nesneler için Dr. Volkan Sevindik, yeni haberleşme teknoloji ve sistemlerinin insanlar için değil nesneler için geliştirilmeye devam edeceğini belirtti. Cep telefonu kullanıcılarının da yeni gelişmelerden yararlanacaklarını anlatan Sevindik şöyle dedi: “Mesela 4G teknolojisi aslında kullanıcının istediği birçok veri ve ses hizmetini veriyor. Nesnelerin interneti 5G ile başlayıp 6G ile devam edecek. Arabalarımız, yaşadığımız binalar, insansız uçaklar, yolcu uçakları ve kullandığımız birçok nesne hayatımızı kolaylaştırmak ve üretkenliğimizi artırmak için 6G ile internete bağlanacak.” Elimizin üstündeki akıllı bantlar Dr. Volkan Sevindik, 6G altyapısı sayesinde teknolojinin insan yaşamına bugünkünden çok daha fazla nüfuz edeceğinin altını çizdi. Sevindik şunları söyledi: “Örneğin elimizin üstündeki küçük bir akıllı bant yeni geldiğimiz bir ortamda daha önceden karşılaşılmamış bir bakteri veya virüs bulunup bulunmadığını bize haber verecek. Biz de ona göre o mekanda kalıp kalmamaya karar verebileceğiz. Bant üzerindeki yüzlerce mikroskobik sensör, ortamda ölçtükleri mikro organizmaları sağlık bakanlığı veri tabanına göndererek bir kontrol yapabilecek. Bu şekilde salgınlar daha başlamadan çok hızlı bir şekilde kontrol altına alınabilecek. Bu şekilde binlerce uygulaması olacak 6G teknolojisinin hayatımıza büyük olumlu etkileri olacağı açık.”