AK Parti Kahramanmaraş milletvekili aday tanıtım toplantısına katılan Ünal, partililerle buluştu. Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde düzenlenen aday tanıtım toplantısı saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başladı. AK Parti Kahramanmaraş milletvekili adayları tek tek kürsüye gelerek kısa konuşma yaptı. Milletvekili adaylarının ardından kürsüye gelen Mahir Ünal, 24 Haziran’da yapılacak seçimin önemini vurguladı. Millet İttifakı’na yüklenen Ünal, "Muharrem İnce’yi aday çıkardılar onun adını da ‘Gel bakalım Muharrem’ koydular" diye konuştu. Ekonomik anlamda Türkiye’nin zor durumda bırakmak istenildiğini söyleyen Ünal, "Yeni bir başlangıcın arifesindeyiz, şimdi adeta yeni bir dönemecin, yeni bir eşiğin yanı başındayız. Yeni bir başlangıç için 24 Haziran son dönemeçtir. Kardeşlerim, 24 Haziran’da Allah’ın izniyle biz, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanıp meclisi güçlü bir şekilde AK Parti temsilcileriyle, yerli ve milli unsurlarla, Cumhur İttifakı'nın milletvekilleriyle doldurursak Türkiye şahlanacak ve yükselişe geçecek. Bunu engellemek için her şeyi yapacaklar ve yapıyorlar. Bakın dolar kurunda yaptıklarına dikkat edin, ekonomi üzerine gerçekleştirilmek istenene dikkat edin, bu tür operasyonlara devam edecekler. Onlar durmayacak ama biz de durmayacağız" diye konuştu. Cumhur İttifakı karşısında Millet İttifakı ve partileri eleştiren Mahir Ünal şunları söyledi: "Bunlar kendilerine yetiyorlar zaten, bunlar birbirine düşen birbirleriyle kavga eden ve en son gördüğünüz süreçte, aday yapılmayanlar. Ne dediler; ‘Bizi FETÖ’cülerin gazetesine ve bankasına genel başkan gönderdi’ dedi. ‘MİT tırları belgesini bana genel başkan verdi’ dedi. Bunlar, bir cumhurbaşkanı adayı çıkaracağız dediler, çıkara çıkara Muharrem İnce’yi aday çıkardılar onun adını da ‘Gel bakalım Muharrem’ koydular. Bunların nesini konuşacağız biz. Daha ilk günden adı, ‘Gel bakalım Muharrem’ konulmuş bir genel başkan tarafından cumhurbaşkanı adayının neyini konuşacağız. Diğer tarafta ‘abudik kubudik’ işlerle bizim işimiz olmaz diyen sözde genel başkan, ertesi gün kendisini ‘abudik kubudik’ işlerin içerisinde buldu."