Çin’de bir üniversitenin yabancı diller yüksekokulunun Türkçe bölümünde okuyan 23 Çinli öğrenci, Türkçe eğitimlerini daha da ilerletmek adına eğitimlerine Türkiye’de devam ediyor. Bahçeşehir Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu’nun sağlamış olduğu imkânlarla eğitimlerini sürdüren öğrencilerin, bir yıllık eğitim sonrasında ileri seviyede Türkçe öğrenerek ülkelerine dönmeleri hedefleniyor.

Eğitimlerinin üçüncü ayını geride bırakan öğrencilerin, öğrenme konusunda çok istekli olduklarını ve bunun yanı sıra Türk kültürünü de sevdiklerini ifade eden Bahçeşehir Üniversitesi Yabancı Diller Meslek Yüksekokulu Müdürü Mehmet Atasagun, uluslararası öğrencilerin, ülkemizdeki üniversite eğitimine büyük katkı sağladığını ifade ederek, uluslararası öğrencilerin birer “kültür elçisi” olduğunu söyledi.

“Türkçeyi yabancı dil olarak öğretiyoruz” 

Bu yıl Çin’de Türkiye yılı olduğunu ifade eden Mehmet Atasagun, “ Bu yıl Çin’de Türkiye yılı. Dolayısıyla Çinli öğrencilerin ülkemize gelmiş olmaları bizler için çok önemli. Bu yıl Çin’den gelen 23 öğrencimiz var. Öğrencilerimiz Çin’den başka bir üniversitenin yabancı diller yüksekokulundan geldiler. Dört yıl Türkçe okuyacak olan öğrencilerimiz şuan üçüncü sınıfta. Kasım ayında üniversitemize gelen öğrencilerimiz, Temmuz ayına kadar burada Türkçe eğitimi alacaklar. Öğrencilerimize daha etkili bir eğitim vermek amacıyla onları haftada 24 saatlik yoğun bir Türkçe eğitime tabi tutuyoruz. Türkçeyi yabancı dil formatıyla onlara öğretiyoruz. Dolayısıyla öğrencilerimiz Türkçeyi yabancı dil olarak öğreniyor. Burada onlara Türkçe eğitim veren öğretmenlerimiz Çince bilmiyor. Hocalarımız Türkçeyi tamamen yabancı dil olarak öğretme eğitimi almış çok donanımlı öğretmenlerden oluşuyor. Derslerin bu şekilde verilmesinin iletişimsel olarak çok daha faydalı olduğunu düşünüyorum” dedi.

“Çok başarılılar, çok çalışıyorlar”

“Çinli öğrenciler çok uzun bir süre başka bir ülkede kaldıklarında, o ülkede kullanılan isimleri alıyor. Bu isimler bazen çok sevdikleri bir isim oluyor ya da kura ile isimlerini seçiyorlar” diyen Atasagun, “Bu öğrencilere okulumuzda eğitim vermekten dolayı çok gururluyuz. Çünkü çok iyi, çok başarılı öğrenciler ve çok çalışıyorlar. Dışarıda öğrendikleri yeni bir ifadeleri gelip öğretmenlerine soruyorlar. Öğrenme konusunda çok meraklılar. Sürekli gözlem halindeler. Kendi aralarında ve Türk arkadaşlarıyla sürekli Türkçe konuşuyorlar. Böylelikle bilgilerini ilerletmeye çalışıyorlar. Bunu yanı sıra uluslararası öğrencilerin ülkemizde eğitim almalarının ülkemize ve okulumuza büyük katkıları var. Öncelikli olarak öğrenciler birlikte yaşam kültürünü kavrıyor. Bir diğer faydası ise bu öğrenciler Çin’e döndüklerinde bizim birer kültür elçimiz olacaktır. Bizim buradaki en büyük hedefimiz, çok ileri seviyede Türkçe eğitimle Çin’e gitmelerini sağlamaktır. Çünkü bu öğrenciler Çin’ e döndüklerinde ve mezun olduklarında Çin devleti ve kendi özel işleri için Türkçeyi kullanıyor olacaklardır” ifadelerinde bulundu.

Türkiye’ye geldikten sonra Gülşah adını kullandığını belirten Çinli öğrenci, Türkiye’ye geldikten sonra konuşma ve dinleme konusunda büyük bir ilerleme kaydettiğini ifade ederek, “Dil öğrencileri için üçüncü sınıftayken hangi ülkenin dilini öğreniyorsak o ülkeye gitmemiz gerekiyor. Bu nedenle Türkiye’ye geldim ve üç aydır Türkçe eğitim alıyorum. Özellikle konuşma ve dinleme konusunda yeteneğim daha da ilerledi. Türkiye ye ilk geldiğimde yeni bir çevre gelmiş olmak, trafik ve yemekler konusunda biraz zorlandım. Ancak Türkiye’de olmaktan dolayı mutluyum. Özellikle burada turistik yerler çok güzel. Öğretmenlerimiz ve arkadaşlarımız çok iyi. Okulumuzda aktivitelerimiz var. Çin’e döndükten sonra Türkçe tercüman ya da öğretmen olmak istiyorum. Türkiye’deki popüler yazarların eserlerini Çince ‘ye çevirmek istiyorum” dedi.

Son olarak Türkçe’nin çok ilginç bir dil olduğunu söyleyen ve Türkiye’de Furkan adını kullanan öğrenci ise iş adamı olmak istediğini ifade ederek şunları söyledi: ” Türkiye bulunduğu konum itibariyle çok önemli bir bölgede. Asya ve Avrupa arasında çok önemli bir ülke. Eğitimim bittikten sonra da Türkiye’de kalmak istiyorum. Türkçe zor bir dil ama alışıyorum.”