Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay ‘sokak yenileme çalışmaları’ kapsamında pilot bölge olarak seçip bir sokağı ışıl ışıl yapma fikrinin detaylarını anlatınca aklıma geldi, Secaattin Tanyerli'nin o güzel tangosu;

"Yazık koşmasın söyle Aheste gitse bile Bir gün ulaşır elbet, bu hazin akıbete Bir zamanlar bu yolu Geçmiştik ümit dolu Işıklara bürünmüş, parıldıyor Beyoğlu."

Tanyerli bu güzel tangosunda, Beyoğlu'nun yalnızlığında kalmış eski bir aşkı anlatıyor. Başka bir şeye benzemez, aşk bu aşkında türlü türlüsü var.

Misal, hizmet aşkı… Ki, buna belediyecilik aşkı da diyebiliriz. Simon Kuper'in artık klişeleşmiş aforizması “Futbol asla sadece futbol değildir”, her yerde kullanılıyor tabii ama durumu da o kadar güzel anlatıyor ki. Bir uyarlama da biz yapalım o zaman: Belediyecilik, hele ki Kahramanmaraş gibi yeni büyükşehir olmuş kentlerde, asla sadece klasik belediyecilik değildir!

Belediyelerin basın bürolarından bülten yolluyorlar basına. Misal, “Büyükşehir, filanca yere 21 adet çöp kovası taktı” diye… Ya da metropol ilçe belediyelerinden “Belediyemiz bir ilk’e daha imza attı, filanca mahalleye (köy) parke döşedi” veya adı sanı bilinmeyen birini getirip “Belediyemiz filanca konuda falanca kişiyi getirip konferans verdirdi, şiir okuttu” diye bülten geçiyorlar.

Bir konferansa bizde tanık olduk, salonda sadece 12 kişi vardı, Başkan, Azeri bir milletvekili misafiri ile salona girdiğinde korumaları falanla beraber 15 – 16 kişi olmuştu. Konferanslardan ve yurt dışı gezilerden sorumlu Daire Başkanı Fethi Yanardağ Hoca bu duruma pek aldırış etmese de eminiz Başkan Bey duruma çok kızmıştır.

Yine oğlu Ak Parti il yönetiminde bulunan ve devlet işleri yapan Bingöllü müteahhit bir ailenin otelinde yapılan toplantıda kürsüdeki bir konuşmacı; artık klasikleşen bir cümle haline getirilen, “şiirler kenti Kahramanmaraş” falan diye söz edince, eski Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, yanındaki herkesin duyacağı bir ses tonu ile hafiften de dalgasını geçerek, “hizmette ne yaptınız, şiir karın doyurmaz” diye azıcık alaycı bir tepki vermişti.

Bende şaşırdım, nereden girdik, nereden çıktık. Yazımızın ilk giriş bölümüne tekrar gelecek olursak: Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay ve hiç gün yüzüne çıkmayan, adı sanı duyulmayan Teknik Başkan Yardımcısı Tekin Alparslan cesur bir adım attı ve kentin merkezinde bir caddeyi kapatarak, -hadi Paris’in Şanzelizesi demeyelim ama- tıpkı Beyoğlu / İstiklal Caddesi kıvamında bir sokak oluşturmaya başladı.

Okay Başkan, İlçe merkezini canlandırmak ve çarşı kültürünü korumak amacıyla, insanların nefes alabileceği, araçlardan kaçmadan, korna sesi duymadan, minik terasların, seyyar satıcıların, minik minik çiçek bahçelerinin olduğu bir örnek sokak yaptığını heyecanla anlatıyor.

Belki küçük bir nüans farkı ama kenti modernleştirmenin ötesinde, bu kentte yaşayanlara farklılık katacak mükemmel bir proje. Proje sahiplerini tebrik ediyoruz.

Son Söz: Sayın Başkanlar, lütfen konferans, parke ve çöp kovası belediyeciliğini artık bırakın!

06 Mart 2016 tarihli Habertürk Gazetesi, Güneyli eki Yener Atlı köşesinden alınmıştır…